Türkiye’de yoksulluk oranı 2024 yılında yüzde 21,2 olarak hesaplandı. Bu oran, eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert medyan gelirinin yüzde 60’ının altında kalan bireylerin oranını ifade ediyor. Hanehalkı türüne göre yoksulluk oranları dikkat çekici boyutlara ulaşırken, tek kişilik hanelerin yüzde 11,7’si, tek çekirdek ailelerden oluşan hanelerin yüzde 20,9’u, geniş ailelerden oluşan hanelerin yüzde 26,9’u, çekirdek aile bulunmayan birden fazla kişiden oluşan hanelerin ise yüzde 15,3’ü yoksulluk sınırının altında yaşıyor.
Boşanma Artıyor, Gençler Aileden Ayrılamıyor
2024 yılında Türkiye’de toplam 187 bin 343 çift boşanırken, 29 yaşına kadar aileleriyle yaşayan fertlerin oranı yüzde 72,6 olarak kaydedildi. Bu oran, gençlerin ekonomik koşullar nedeniyle bağımsız yaşam kurmakta zorlandığını gösteriyor. Ortalama hanehalkı büyüklüğü de bu dönemde azalmaya devam ederek 3,11 kişiye geriledi.
Barınma Sorunları Ciddiyetini Koruyor
Araştırma, hanelerin büyük bir kısmının kötü barınma koşullarıyla mücadele ettiğini de ortaya koyuyor. TÜİK verilerine göre nüfusun yüzde 31,3’ü sızdıran çatı, nemli duvarlar ve çürümüş pencere çerçeveleri gibi sorunlar yaşarken, yüzde 30,2’si izolasyon eksikliği nedeniyle ısınma zorluğu çekti. Ayrıca, nüfusun yüzde 21,7’si trafik veya endüstriyel kaynaklı çevre kirliliği ve diğer çevresel sorunlardan şikayetçi oldu.
Tek Ebeveynli Haneler ve Yaşlı Nüfus Artıyor
2024 yılında toplam hanehalklarının yüzde 10,9’unu tek ebeveyn ve çocuklardan oluşan aileler oluşturdu. Bu hanelerin yüzde 2,6’sı baba ve çocuklardan, yüzde 8,4’ü ise anne ve çocuklardan oluşuyor. Öte yandan, yaşlı nüfusun oranı da artmaya devam ediyor. Türkiye genelinde 26 milyon 599 bin 261 hanenin yüzde 25,3’ünde en az bir yaşlı fert bulunuyor.
Akraba Evliliklerinde Artış
Akraba evlilikleri de dikkat çekici bir diğer veri olarak öne çıkıyor. 2024 yılında gerçekleşen evliliklerin yüzde 3,3’ü akraba evliliklerinden oluşurken, bu evliliklerin yüzde 46,4’ü hala veya dayı çocukları arasında yapıldı.
Sonuç
TÜİK’in 2024 verileri, Türkiye’de yoksulluğun yaygınlığını, gençlerin bağımsız yaşam kurma zorluğunu ve barınma sorunlarının derinleştiğini ortaya koyuyor. Bu veriler, sosyal politikalar açısından ciddi adımlar atılması gerektiğine işaret ediyor.
