Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Acil Servisi’nde görevli bir hekimin hasta yakını tarafından saldırıya uğramasının ardından sağlık meslek örgütleri hastane önünde açıklama yaptı. 27 Mayıs’ta gerçekleşen saldırıya karşı Ankara Üniversitesi Çocuk Hastanesi Akademik Yerleşkesi önünde bir araya gelen sağlık emekçileri, şiddeti protesto etti.
Türk Tabipleri Birliği (TTB), Ankara Tabip Odası (ATO) ve genç hekimlerin yoğun katılımıyla gerçekleşen açıklamada “Sağlık sistemi çöktü, enkazı biz taşıyoruz”, “Sağlıkta şiddet politiktir” ve “Sağlıkta şiddete, sömürüye son” yazılı dövizler taşındı.
Ortak açıklamayı yapan doktor Umut Damar, saldırı sırasında güvenlik görevlilerinin yetersiz müdahalesine ve sonrasında hastane yönetiminin saldırgana kolaylık sağlamasına tepki gösterdi. Damar, “Bu olayı gören hasta yakınlarının ‘İşimiz görülmesi için bizim de mi doktor dövmemiz gerekiyor?’ demesi, gelecekte daha büyük şiddet olaylarının habercisidir” dedi.
‘Hekime şiddetin önünü açabilecek bir tutum’
Hastane yönetiminin ve öğretim görevlilerinin tutumunu eleştiren Damar, “Öğretim görevlilerinden örnek olmasını beklerken, bu tür davranışlar şiddetin önünü açabilecek kabul edilemez tavırlardır” ifadelerini kullandı.
Etkin yasal düzenleme ve güvenlik talebi
Sağlık emekçilerine yönelik şiddetin önlenmesi ve sorumluların yargılanması çağrısında bulunan Damar, intörn ve asistan hekimlerin güvenliğinin birincil öncelik olması gerektiğini vurguladı. Üniversite hastanelerindeki performans baskısına ve popülist uygulamalara karşı, hekimlik mesleğinin değerini koruyacak bir eğitim ve çalışma ortamı istediklerini söyledi.
Damar ayrıca, “İntörn ve asistan hekimlerden sorumlu öğretim görevlilerinin yalnızca söylemde değil, eylemde de bizimle dayanışma içinde olmasını istiyoruz” diye konuştu.
Açıklamanın ardından başhekimlik önüne yürüyen sağlıkçılar, taleplerini burada da yineledi. Umut Damar, öğleden sonra iş bırakma eylemi yapılacağını duyurarak şiddete karşı dayanışma çağrısı yaptı. (MA)
