
İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne (İzBB) bağlı İZELMAN, İZENERJİ ve Egeşehir şirketlerinde çalışan 23 bin işçinin yürüttüğü grev 5’inci gününe girdi. Grev süreci, Toplu İş Sözleşmesi (TİS) görüşmelerinde yaşanan tıkanma sonucu başladı. İzBB yönetiminin işçilere sunduğu yüzde 29,16’lık zam teklifi işçiler tarafından “sefalet ücreti” olarak nitelendirilirken, aynı işi yapan işçiler arasında uygulanan farklı ücret politikalarına ve toplu sözleşme hakkının gasbedilmesine karşı da mücadele veriliyor. Öte yandan geçtiğimiz günlerde gece saatlerinde çöp toplamaya çıkan İzBB Başkanı Cemil Tugay’ın bu davranışı, sendika tarafından “yasadışı grev kırıcılığı” olarak değerlendirildi. Grevin 5’inci gününde işçiler Kültü Park’ta bir araya geldi.
“Bu koşullarda iş barışından söz edemeyiz”
Genel-İş Sendikası temsilcilerinden Eren Bilge, “Sadece insanca yaşanacak bir ücret istiyoruz. Aynı işi yapan sayaç okuyucular arasında 700 liraya varan fark var. Bir sayaç okuyucu 1129 lira yevmiye alırken, diğeri 1800 liraya çalışıyor. Bu koşullarda iş barışından söz edemeyiz” dedi. Bilge, İzmir Büyükşehir Belediyesi bürokratlarının 150 gün süren TİS görüşmeleri boyunca işçileri oyaladığını ifade ederek, “Görüşmeleri sonuçsuz bırakmak için ellerinden geleni yaptılar” diye konuştu.
“Yüzde 26,19 zam bizim için kabul edilemez”
Belediyenin teklif ettiği zam oranını eleştiren Bilge, “Ülkede hayat pahalılığı derinleşmişken, her gün kriz büyürken bize yüzde 26,19’luk bir zamla geliyorlar. Bu teklif bizim için kabul edilemez” ifadelerini kullandı. İşçilerin eline geçen ücretin günlük yalnızca 37 bin TL olduğunu da belirten Bilge, bu ücretlerin tek seferde ödenmediğini vurguladı. “Maaşlar ikiye bölünüyor, mesailer sonradan ödeniyor, ikramiyeler gecikiyor. Ne zaman ne alacağımızı bilemediğimiz bir belirsizlik içinde yaşıyoruz” dedi.
“Bu grev kırıcılıktır”
Belediye Başkanı Cemil Tugay’ın gece saatlerinde çöp toplamasına da tepki gösteren Bilge, “Bu grev kırıcılıktır. Emeğe saygı diyorsan, grev hakkına da saygı göstereceksin. Biz taleplerimiz karşılanmadığı için anayasal bir hak olan greve başvurduk. Ama bunun karşılığında baskı gördük. Buna rağmen işçiler boyun eğmedi ve direnişini sürdürüyor” ifadelerini kullandı.
“Eşit işe eşit ücret istiyoruz”
İzBB yönetiminin kamuoyuna yanıltıcı açıklamalar yaptığını da dile getiren Bilge, “Ne 180 bin lira istedik, ne 114 bin. Belediye Başkanı sürekli farklı rakamlar söyleyerek taleplerimizi çarpıtıyor. Biz yalnızca eşit işe eşit ücret istiyoruz. Aynı işi yapan işçiye aynı ücret uygulansın istiyoruz” dedi. Bilge, sendikanın resmi talebini ise şöyle açıkladı: “Bugün yaptığımız son görüşmede belediye başkanına, A Grubu’nda çalışan ve brüt 1129 lira yevmiye alan işçiler için yüzde 49 zam talep ettiğimizi ilettik. Buna rağmen sanki yüzde 80 talep etmişiz gibi kamuoyuna yansıtılıyor. Bu açıklamalar gerçeği yansıtmıyor.”
“Toplu sözleşme demokratik bir haktır”
Geçmiş dönem Belediye Başkanı Tunç Soyer’in yalnızca 5 bin işçiyi kapsayan bir TİS imzalamasına da değinen Bilge, “Evet, o dönemi biz de eleştirdik. Ancak bu, bugün 23 bin işçinin toplu sözleşme hakkının gasp edilmesini meşrulaştırmaz” diye konuştu. Bilge, toplu sözleşmenin demokratik bir süreç olduğunu hatırlatarak, “İki yılda bir yapılan bu süreçte çalışanlar taleplerini sıralar, eksik gördüklerini düzeltir. Ama İzBB yönetimi bu süreci tıkayan taraf oldu” dedi.
“İzmir halkı gerçeği gördüğünde nerede duracağını bilir”
İzmir halkının yaşadığı mağduriyetin sorumlusunun işçiler olmadığını vurgulayan Bilge, “Hizmetlerde aksama yaşanıyor, evet. Ama bunu yaratan biz değiliz. Taleplerimiz kamuoyuna şeffaf şekilde açıklansa, halkın nerede duracağı çok netleşir. Demokrasiye, özgürlüklere sahip çıkan İzmir halkının bizi anlayacağını biliyoruz” ifadelerini kullandı.