
İzmir Büyükşehir Belediyesi ile DİSK Genel-İş arasında yaklaşık 23 bin işçiyi kapsayan toplu iş görüşmelerinden sonuç alınamayınca başlayan grev, 7. gününde varılan anlaşma ile sona erdi. Ancak belediye yönetimi, anlaşmanın bütçeye olumsuz etkileri nedeniyle anlaşmanın geri çekilmesini istedi. Bu durum sonrası, greve katılan işçilere yönelik mobbing ve işten çıkarmalar başladı.
28 Mayıs’ta başlayan ve 7. gününde sona eren grev sürecinde taraflar, ilk altı ay yüzde 30 zam ve sonraki 6 ay yüzde 19’luk enflasyon farkını içeren bir anlaşma taslağı üzerinde mutabık kaldı. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, en düşük maaşın 66 bin TL olacağını açıklasa da işçiler ve sendika bu rakamların gerçeği yansıtmadığını belirtti.
Anlaşmanın resmi olarak uygulanması beklenirken, Tugay belediye bütçesini gerekçe göstererek sendikadan anlaşmayı geri çekmesini istedi; aksi takdirde işten çıkarmaların başlayacağını duyurdu. Çağrıdan kısa süre sonra işten çıkarmalar başladı ve 4 Temmuz’a kadar 1030 işçinin işten çıkarılacağı bildirildi.
Grev sonrası işçilere yönelik baskılar bununla da sınırlı kalmadı. Yöneticiler, greve katılan işçilere çeşitli mobbing uygulamaları başlattı. Özgür Gelecek gazetesine konuşan emekçiler, maaşlarının basında yer alan rakamlardan çok uzak olduğunu, saatlik izinlerin keyfi şekilde engellendiğini, görev yerlerinin değiştirildiğini ve mobbing uygulamalarının yaygınlaştığını anlattı. Belediye emekçisi Alper Metin (ismi değiştirilmiştir), bu baskıların işçilere yönelik açık bir cezalandırma politikası olduğunu vurguladı.
Grevden Sürgüne
Metin, işçilerin grev hakkını meşru görmeyen belediye yönetiminin baskılarını sistematik olarak sürdürdüğünü belirterek, “Başka birimlere yönlendirmeler yapılıyor. Greve katılan arkadaşlar bir birimden başka birime sürülüyor. Grevin başına kadar sadece yüzde 29,16’lık bir zam teklifi vardı. Grevin ilk gününde yapılan sekiz buçuk saatlik toplantıda önce ‘Enflasyon farkının yarısını şimdi verelim, kalanını sonra verelim’ denildi. Ancak bu enflasyon farkı Temmuz ayında değil, toplu sözleşmeye göre Eylül ayında verilmesi gerekiyordu.” dedi.
“Süreci Başkan Cemil Tugay Tıkadı”
Metin ayrıca sürecin İzBB Başkanı Cemil Tugay’ın yaklaşımı nedeniyle tıkandığını vurgulayarak, “Grevin birinci günü yapılan toplantıda bu teklif hem sendika hem işçiler tarafından kabul görmedi ve grev devam etti. Sonuç olarak grev, yüzde 30 zam ve Temmuz ayından itibaren yüzde 19’luk enflasyon farkı teklifiyle sona erdi.” ifadelerini kullandı.
Belediye yönetiminin uzlaşmaz tutumuna dikkat çeken Metin, “İlk günden ‘Ben size yüzde 30 veriyorum, enflasyon farkı veriyorum.’ deseydi ve sendika bunu kabul etmeseydi, o zaman sorumluluk sendikada diyebilirdik. Ancak bu şekilde bir teklif hiç gelmedi. Eğer süreç bu noktaya gelmeseydi, belki sendika temsilcileri eleştirilebilirdi. Ama yaşananlar gösteriyor ki buradaki sorumluluk tamamen Cemil Başkan’a aittir.” ifadelerini kullandı.
Toplu İş Sözleşmesi’nde (TİS) açıkça belirtilen aylık sekiz saate kadar saatlik izin hakkının da işçilere tanınmadığını belirten Metin, işçilere cezalandırma amaçlı baskılar yapıldığını aktararak, “İzin almak istediğimizde ‘Hayır, saatlik izin kullanamazsın. Yıllık izin kullanabilirsin.’ deniliyor.” dedi.
“Başkan Algı Yönetimi Yapıyor”
Cemil Tugay’ın sanal medya hesaplarında maaş zammına ilişkin yaptığı açıklamalarda belirttiği tutarların gerçeği yansıtmadığını belirten Metin, “Tamamen algı yönetimiyle paylaşıldı. Tugay, ‘Şu anda en düşük 59 bin lira alıyorlar’ dedi, ardından işçilerin 180 bin, 130 bin ve 100 bin lira talep ettikleri iddialarını dile getirdi. Son olarak bu taleplerin 80 bine kadar düştüğü ifade edildi.” dedi.
Metin, kendi maaş durumu hakkında ise şu bilgileri verdi: “Ben en yüksek grupta olmama rağmen en son 39 bin lira maaş almıştım. Biz brüt maaş alıyoruz, yani net değil. Gelir vergisini artan oranlarla ödüyoruz; ilk 3-4 ay yüzde 15, sonra yüzde 20, ardından yüzde 27 ve maaşlar arttıkça yüzde 35’e kadar çıkacak.”
“Şu anda yüzde 15 vergi dilimindeki rakam en düşük 55.850 TL, en yüksek yaklaşık 61.000 TL civarında. Haziran ayında yüzde 20 dilimine geçtik. Bu durumda en düşük maaş 53.000 TL’ye, en yüksek 56.000-57.000 TL civarına düşecek. Bir sonraki ayda ise gelir vergisindeki adaletsizlik nedeniyle bu rakamlar 50.000 TL’ye, en yüksek 53.000-54.000 TL seviyelerine gerileyecek.”
“Basında ‘En düşük 66 bin lira alıyorlar artık’ şeklinde yansıtılan söylem tamamen algı yönetimi politikasıdır.”
Belediye Yönetimi: İşten Çıkarmalar Devam Edecek
Belediye yönetiminin işten çıkarmalara devam edeceğini belirten Metin, “Grevde ‘eşit işe eşit ücret’ talebiyle öne çıkan dört şirket; İzDoğa, İzBeton, İzUlaş ve İZTEK bünyesindeki işçilerin işten çıkarılacağını” belirterek, yüksek maaşları ödememek amacıyla bu işten çıkarmaların yapılacağını söyledi.