Güncel

Gazeteci Perihan Sevda Erkılınç’ın tahliyesine karar verildi (Güncellendi)

Muhabirimiz Perihan Sevda Erkılınç’ın, “örgüt üyeliği” suçlamasıyla yargılandığı davada, yurtdışı yasağı ve haftada bir gün imza şartıyla tahliyesine karar verildi.

İSTANBUL – Bakırköy Hapishanesi’nde tutsak bulunan muhabirimiz Perihan Sevda Erkılınç hakkında “örgüt üyeliği” suçlamasıyla açılan davanın ilk duruşması İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Mahkeme, Erkılınç’ın yurtdışına çıkış yasağı ve haftada bir gün imza koşulu ile tahliyesine karar verdi.

Çölyak ve astım hastası olan Erkılınç, sosyal medya paylaşımları, 1 Mayıs çağrıları ve gizli tanık ifadeleri delil gösterilerek yargılandı. Duruşmada konuşan Erkılınç, kendisi hakkında tanıklık yapanları tanımadığını ve suçlamaları reddettiğini belirtti.

Gözaltına alındığı sırada evinde bulunan belgelerle ilgili olarak ise, ““Ben gazeteciyim ve doküman dedikleri şeyler benim telefonumda çıkan resimler ve videolar; işçi sınıfına, kadın cinayetlerine dair eylemler. Ben sosyalist çizgide bir gazeteciyim, birçok kere gözaltına alınmışımdır, bunlardan birinde tutuklandım. Ben kadın bir gazeteciyim kadın cinayetlerine karşı eylemlere katıldım, bazılarının parçası oldum, çoğunu haberleştirdim. Tutsak kadın gazetecilerin adreslerinin bulunması iddianameme koyulmuş, bir gazeteci olarak arkadaşlarıma ara ara kart ve mektup gönderdim. ” dedi.

Erkılınç’ın evinde “Taşeron çalışmaya ve güvencesizliğe dur de! 1 Mayıs’ta alanlara!” yazılı bir pankart bulunmuş ve bu pankart iddianamede delil olarak gösterilmişti.

Erkılınç, “İddianamede daha önce Tunceli’de tutuklandığım yazıyor, ancak ben daha önce hiç tutuklanmadım. Bu benim ilk tutukluluğum. İddianamede bu tür yanlış bilgiler var. Göbek adım Sevda, iddianamede kod isim olarak gösterilmiş. Oysa bu ismin kimliğime eklenmesi için daha önce dava açmıştım. Herkes beni Sevda olarak tanır,” dedi.

Erkılınç, haber takibinin iddianamede suç gibi gösterildiğini ve gazetecilik yaptığı için suçlanamayacağını belirterek, “Gazetecilik suç değildir, ben gazetecilik yaptım,” dedi. Ayrıca, Özgür Gelecek ve Partizan yayınlarının sosyal medya hesaplarını yönetmediğini söyleyerek bu yöndeki iddiaları da reddetti.

Erkılınç, çölyak ve astım hastası olduğunu, hapishane koşullarında sağlık durumunun daha da kötüleştiğini belirterek tahliyesini talep etti.

Tanıklardan Ahmet Elma duruşmaya SEGBİS aracılığıyla bağlandı. Elma, Erkılınç ile aile dostu olduğunu belirtti. “Rızgar” adlı gizli tanığın, “Zeki Varol bana, Perihan Sevda Erkılınç’ın cezaevindeki Ahmet Elma’yı ziyaret ederek ona örgüt talimatlarını ilettiğini söyledi” şeklindeki ifadesini reddetti.

Elma, “Perihan benim akrabam. Ben 10 yıldır hapisteyim, beni zaman zaman ziyarete geldi. Rızgar adlı gizli tanığı da tanımıyorum,” dedi.

Tahliye kararı

Aranın ardından karanını açıklayan mahkeme, Erkılınç’ın yurtdışına çıkış yasağı ve haftada bir gün imza koşulu ile tahliyesine karar verdi.

Duruşmaya Sevda’nın ailesi, gazeteciler,  Cumartesi Annesi Hanife Yıldız, SMF Dönem Sözcüsü Mahir Gürz, Kadınlar Birlikte Güçlü, Yeni Demokrat Kadın, SKM, Mücadele Birliği Platformu,  Partizan, Yeni Demokrat Gençlik, Devrimci Parti,  DEM Parti Gençlik ve çok sayıda kişi katıldı.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu