
Halkların Birleşik Devrim Hareketi (HBDH) Yürütme Komitesi, Ermeni Soykırımı’nın 110. yıldönümü sebebiyle yazılı bir açıklama yaptı. Açıklamada şu ifadeler kullanıldı:
“Takvimler 24 Nisan 1915’i gösterdiğinde Osmanlı İmparatorluğu’nun çöküş dönemlerinde faşist İttihat-Terakki Cemiyeti tarafından planlı bir şekilde yürütülen Ermeni Soykırımı’nın 110. yıldönümü vesilesiyle emperyalist-kapitalist sistemin yarattığı soykırım ve katliamlarda ölümsüzleşen halklarımızı saygıyla anarken bu sömürü ve soykırım sistemini parçalama iddiamızı bir kez daha yineliyoruz.
“Ermeni Soykırımı, Türk burjuvazisinin kendi sermayesini oluşturmak amacıyla Alman emperyalizminin desteğini alarak, Ermeni, Süryani, Asuri, Keldani ve Rum halklarına yönelik gerçekleştirdikleri soykırımlarla katliamlarla tehcirlerle, kadim halkların yarattığı değerlere zenginliklere çökme amacıyla yapılmıştır.
“Tam da bu gerçeklikten hareketle 110 yıldır görmezden gelinen inkar edilen Ermeni Soykırımı üzerindeki inkar perdesini kaldırdığımızda altından TC devletinin kuruluş sürecini, TC devletinin temellerini attığı zeminin halkların kanları üzerinden yükseldiğini, kısacası çökme, yağma ve talan rejimini görürüz.
Bu açıdan Ermeni Soykırımı, sadece fiziksel bir yok etmeyi değil, aynı zamanda bir mülksüzleştirme, mülklere topraklara el koyma süreci olarak değerlendirmek gerekir.
“İttihatçılar, ‘vatanı kurtarma’ adı altında Ermenileri ve diğer Hristiyan azınlıkları ‘iç düşman’ olarak kodlamış, faşist TC devleti de bu geleneği takip ederek, tek din, tek bayrak, tek ulus, tek dil politikalarını şimdiye kadar özellikle Kürt ve Alevi halkına yönelik şoven ve gerici saldırılarıyla sürdürmektedir. Temelleri Ermeni, Rum ve diğer Hristiyan azınlıkların soykırımı üzerinden yükselen azgın Türk milliyetçiliği ve siyasal İslamcılıkla kendini var eden TC devleti, bugün de Kürt ve Alevi halkına yönelik her türden katliam, baskı, şiddet, asimilasyon politikalarını hız kesmeden sürdürmektedir.
**
“Soykırımın yıldönümünde yalnızca geçmişin acılarını hatırlamıyor aynı zamanda Ermeni halkının zalimlere karşı gösterdiği direniş geleneğini de selamlıyoruz. Katliamlara karşı silahlı direnişler örgütleyen Ermeni halkının direniş ruhu, Filistin’den Kürdistan’a, coğrafyamızı kan gölüne çeviren emperyalizme, siyonizme, faşizme karşı mücadelede yaşamaya devam ediyor. Bugün de Filistin’den Rojava’ya, faşizme ve Siyonizme karşı direnenlerle, Ermeni halkının mücadelesi aynı zincirin halkalarıdır.
**
“Tarih her seferinde örgütlü olmayan bir halkın nasıl ezildiğini gösteriyor. Bu açıdan başta coğrafyamız olmak üzere tüm dünyada da ezilenler, katledilenler, sömürülenler emperyalist-kapitalist sisteme, faşizme, patriyarkaya ve her türlü gericiliğe karşı halkların birleşik mücadele saflarında toplanmalı, ezilenlerin birleşik mücadele bayrağını yükseltmelidir.”