
TKP-ML MK Proletarya Partisi’nin 53. yıl döneminde “Şan Olsun Partimizin 53. Mücadele Yılına!” başlığı ile bir açıklama yaptığı açıklama 19 mart tarihinde başlayan halkın direnişini selamladı.
MK açıklamasına, “20.yy’ın başlarında soykırım ve katliamlar eşliğinde ve dönemin emperyalist güçleriyle işbirliği içinde kurulan TC devleti; kendi varlığı ve geleceği açısından en tehlikeli düşman olarak gördüğü Türkiye Komünist Partisi’nin önder kadroları Mustafa Suphi ve 15’leri katlederek, tarihin ilerleyişini durdurmak istedi. TKP’nin önder kadrolarının katledilmesiyle, coğrafyamızda, Marksizm Leninizm’in bilimsel teorisi ve pratiğinin, Karadeniz’in karanlık sularına gömülmesi hedeflendi. Ki, bu katliamdan sonra coğrafyamızda başta Türk hakim sınıflarının faşist Kemalizm ideolojisi olmak üzere her türden gerici, sınıf işbirlikçisi, reformist ve revizyonist çizgi, “komünizm” adına savunuldu” sözleri ile başladı.
***
Açıklamanın devamında, “Marksizm Leninizm’in devrimci teorisi, Maoizm ile, emperyalizm ve proleter devrimler çağının bilimi olarak Marksizm Leninizm Maoizm (MLM) aşamasına evriliyordu. Enternasyonal proletaryanın ve ezilen halkların bu görkemli ayağa kalkışı, coğrafyamızda, Marksizm Leninizm adına yarım asırlık teorileri yerle bir etti. Türkiye’de gençlik hareketi Deniz Gezmiş, Mahir Çayan ve İbrahim Kaypakkaya’nın şahsında devrimci önderlerini yarattı. Ve bu devrimci gençlik önderleri, TC devletinin kuruluşundan itibaren devrim ve komünizm adına savunulagelen her türlü düzen içi, sınıf işbirlikçisi ve reformist anlayışı paramparça ettiler. ’71 devrimci hareketinin önderleri, halk kitlelerinin sömürüden kurtuluş, özgürlük, bağımsızlık ve sosyalizm taleplerine yanıt oldular. Onlar, halkın mücadelesinin devrimci önderleri haline geldiler. Kitlelerin mücadelesi kendi önderlerini yarattı.
Bu mücadele içinde İbrahim Kaypakkaya, dönemin sınıf mücadelesi ve devrimci hareketi içinde komünist çizgisinin temsilcisi olarak ortaya çıkmıştır. İbrahim Kaypakkaya’yı diğer devrimci önderlerden ayıran temel, onun ideolojik duruşu ve MLM’yi kavrayışıdır. Bu nedenledir ki, İbrahim Kaypakkaya, sınıf mücadelesi içinde pratikten edindiği deneyimi, MLM bilimiyle sentezlemiş ve coğrafyamızda sınıf mücadelesinin çelişkilerine bilimsel temelde yanıt olabilmiştir.
İbrahim Kaypakkaya yoldaşın başta Türk hakim sınıfları ve onların devletinin kurucu ideolojisi olan Kemalizm olmak üzere, coğrafyamızda Kürt ulusu ve azınlık milliyetler üzerinde inkar, asimilasyon ve imha politikasına karşı Kürt Ulusal Sorunu, TC devletinin sınıfsal niteliği ve tarihsel süreci, sosyalizmde çelişkiler meselesi vb. son derece önemli tezlerinin yanında komünist parti anlayışı da belirleyici düzeyde tayin edici olmuş ve onun komünist çizgisinin ürünü olarak şekillenmiştir.
Kaypakkaya, işçi sınıfının önderliğinde halk kitlelerinin mücadelesine, doğru temelde önderlik edebilmenin ve bu mücadelenin zafer kazanabilmesinin tek yolunun silahlı mücadele içinde illegal temelde örgütlenecek bir Komünist Parti olduğu bilinciyle TKP-ML’nin kuruluşuna önderlik etmiştir” denildi.
“Barikatları yıkan, günlerce sokakları terk etmeyen direniş ve eylemlerini selamlamaktadır”
Açıklama, “Türk ve Kürt ulusları, azınlık milliyet ve inançlardan halkımızın sınıf mücadelelerinin ürünü, öncü ve örgütlü gücü olarak 24 Nisan 1972’de kuruluşunu ilan eden partimiz; bu tarihten günümüze kadar kitlelerin sınıf mücadelesi içinde yer aldı. İbrahim Kaypakkaya yoldaşın; “Önümüzde çetin ama şanlı mücadele günleri var. Sınıf mücadelesinin denizine bütün varlığımızla atılalım!” çağrısına yanıt olarak, “nerede bir direniş ve mücadele varsa orada olmayı” kendi varlık koşulu olarak gördü.
Partimiz bu mücadele içinde kitlelerin mücadelelerin örgütleyicisi ve önderi olarak mevziler kazandığı gibi örgütsel yenilgiler de aldı ancak her zaman önder yoldaşın göndere çektiği kızıl bayrağı dalgalandırmaya devam etti. Partimiz bu mücadele içinde başta kurucu önder yoldaşımız olmak üzere onlarca önder kadrosunu, yüzlerce üye ve militanını ölümsüzlüğe uğurladı. Binlerce gazi ve on binlerce taraftarıyla halkımızın sömürüden kurtuluş, özgürlük, bağımsızlık ve demokrasi talebinin, devrim ve sosyalizm isteminin ve komünizm mücadelesinin iradesi oldu.
Partimiz 54. mücadele yılına girerken, coğrafyamızda halkımızın AKP-MHP iktidarının her türlü faşist saldırısına, hak gasplarına ve baskı uygulamalarına karşı mücadelelerini, barikatları yıkan, günlerce sokakları terk etmeyen direniş ve eylemlerini selamlamaktadır. Bu mücadele bir kez daha göstermektedir ki, birleşen ve mücadele eden bir halkı, hiçbir güç yenemez. Örgütlü halk yenilmezdir.
Partimiz 54. mücadele yılına girerken halkımızın direniş ve mücadelelerinin parçası olmayı, bu direniş ve mücadelelerden öğrenmeyi ve daha ileriye taşımayı hedefleyecektir. Çünkü parti ve kitleler var olduğu müddetçe her türlü mucize yaratılabilir”” şeklinde son buldu.
Link: https://www.tkpml.com/tkp-ml-mk-san-olsun-partimizin-53-mucadele-yilina/?swcfpc=1