ANKARA- Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi öğrencisi Rojin Kabaiş, 27 Eylül 2024’te kaldığı yurttan çıktıktan sonra kaybolmuş, 15 Ekim 2024’te ise Mollakasım Köyü sahilinde cansız bedeni bulunmuştu.
Ankara Kadın Platformu, “Koruma! Aklama! Yargıla!” şiarıyla Adalet Bakanlığı önünde Kabaiş için adalet çağrısında bulundu. Basın açıklamasını Ankara Kadın Platformu adına Yağmur Alaz Gülveren okudu.
Gülveren, açıklamasında DNA örneklerinin sahiplerinin tespit edilememesine şu ifadeleriyle değindi:
“Adli Tıp Kurumunun ilk raporunda bilgiler eksik verilmiş, ölümüne dair kritik sorular yanıtsız bırakılmıştı. Ek raporda yalnızca suyun kalma süresine ilişkin birkaç teknik bilgiyle yetinilmiş, dosyada DNA örneklerinin sahipleri hâlâ tespit edilmemişti. Üstelik bu kadar temel deliller ortadayken dosyaya getirilen kısıtlama, olayın aydınlatılmasının istenmediğinin göstergesiydi. Van Barosu’nun başvuruları sonucunda ikinci bir savcı görevlendirilmiş olsa da adalet hâlâ yerini bulmadı.”
“Erkek egemen adalet kadınların yaşam hakkını yok sayıyor!”
Kadın ve LGBTİ+’ların yaşam haklarının yok sayıldığını ifade eden Gülveren, faillerin korunuyor olmasını şu sözleriyle ifade etti:
“Bu ülkede her gün ortalama 3 kadın öldürülüyor. Failler korunuyor, iyi hâl ve haksız tahrik indirimleriyle ödüllendiriliyor. İstanbul Sözleşmesi bir gece yarısı kararnamesi ile feshedildi, zaten uygulanmayan yasalar iktidar tarafından daha da tırpanlanmaya, kadınların hakları daha fazla gasp edilmeye çalışılıyor. 6284 sayılı yasa etkin biçimde uygulanmıyor.”
Katillerin korunduğunu “Aileyi koruyacağı vaadini veren AKP-MHP iktidarının koruduğu tek şey katillerin düzenidir” ifadeleriyle belirten Gülveren, açıklamasında, hakkını savunan emekçi ve öğrencilerin tutuklandığına dikkat çekti.
“Adalet nerede?”
Gülveren, açıklamasında önünde oldukları Adalet Bakanlığının kadın ve LGBTİ+’ları korumadığına şu sözleriyle değindi:
“Şuan önünde bulunduğumuz bakanlık ne işe yarıyor? Adalet nerede? Bu ülkede kadınlar çantalarında koruma tedbir kararları varken öldürülüyor. Kadınlar, çocuklar, LGBTİ+’lar artık hiçbir yerde güvende değil. Üstelik iktidar şimdi de 11. Yargı Paketi adı altında yeni bir saldırı hazırlığında. Bu paket yalnızca kadınların kazanılmış haklarını değil, LGBTİ+’ların yaşam hakkını ve var olma mücadelesini de hedef alıyor. “Aileyi koruma” bahanesiyle hazırlanan düzenlemelerde, nefret söylemi ve ayrımcılık politikaları yasal hale getirilmeye çalışılıyor. Bu düzenlemeler, LGBTİ+’ların görünürlüğünü kriminalize eden, onlara karşı nefret suçlarını meşrulaştıran tehlikeli adımlar içeriyor.”
Açıklamasının sonunda Gülveren, Rojin Kabaiş şahsında bütün kadın ve LGBTİ+’lar için adalet çağrısını yeniledi:
“Rojin için, şüpheli şekilde yaşamdan koparılan tüm kadınlar için, nefret cinayetlerinde yitirdiğimiz tüm LGBTİ+’lar için; adalet sağlanana, bu sistem değişene kadar mücadelemiz sürecek. Derhal Rojin Kabaiş başta olmak üzere kaybedilen, katledilen tüm kadınlar için etkin soruşturma yürütülsün! Katilleri biliyoruz, tanıyoruz!”
