5 Nisan Avukatlar Günü dolayısıyla Türkiye Barolar Birliği (TBB) öncülüğünde Ankara’da düzenlenen yürüyüşte, avukatlar mesleklerine yönelik baskılara dikkat çekti. “Savunmanın Bağımsızlığı ve Hukuka Saygı” sloganıyla yapılan yürüyüşe 81 ilin baro başkanları ile yüzlerce avukat katıldı.
Sabah saatlerinde TBB binasında bir araya gelen avukatlar, “Hak, hukuk, adalet”, “Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz”, “Savunma susmadı susmayacak” ve “İstanbul Barosu yalnız değildir” gibi sloganlarla Anıtpark’a yürüdü.
Yürüyüşün ardından Anıtpark’ta açıklama yapan TBB Başkanı Erinç Sağkan, sadece Avukatlar Günü’nü kutlamak için değil, “savunma mesleğinin onurunu ve toplumsal sorumluluğunu birlikte haykıracağımız bir dönüm noktasında” bir araya geldiklerini ifade etti.
Sağkan, “Yargının bağımsızlığının zedelendiği ve savunmanın sistematik şekilde baskı altına alındığı bir ortamda savunma hakkını, meslek örgütlerinin bağımsızlığını ve hukukun üstünlüğünü savunma mekanizmasıyla hareket ediyoruz” dedi.
Konuşmasında İstanbul Barosu’nun 147’nci kuruluş yıldönümüne de değinen Sağkan, “Ne yazık ki 147 yıllık bu köklü kurumun seçilmiş yönetimi bugün hasız ve mesnetsiz iddialarla görevinden uzaklaştırılmak isteniyor” diye belirtti. Sağkan, İstanbul Barosu’nun “istibdata karşı hürriyeti savunan, darbe dönemlerinde hukukun onurunu ayakta tutmuş” bir kurum olduğunu vurguladı.
Türkiye’de son dönemde artan baskılara da değinen Sağkan, “Ülke çapında milyonlarca insanın iradesinin yok sayıldığı, seçme seçilme hakkının ihlal edildiği, üniversitelerin sadece bedenleri değil gelecek umutlarının da şiddetle karşı karşıya bırakıldığı günlerdeyiz” dedi.
Avukatların ekonomik sorunlarına ve mesleki güvencesizliklerine de dikkat çeken Sağkan, “Meslektaşlarımız her sabaha ekonomik kaygılarla uyanıyorlar. Stajyer avukatlar kamu kaynaklarının adil dağılımıyla hazineden ücret almaları gerekirken ekonomik bağımlık zincirine bağımlı hale getiriliyor” ifadelerini kullandı.
Sağkan sözlerini şöyle sonlandırdı: “Biliyoruz ki bu meslek itibarsızlaştırıldığında yalnızca avukatlar değil, katledilen kadınlar, istismara uğrayan çocuklar, iş cinayetlerinde öldürülen işçiler, gazeteciler ve tüm yurttaşlar susturulur. Burada yükselen irade sadece bir meslek grubunun değil, demokrasinin, hak ve özgürlüklerin iradesidir.”
Hazırsan buna uygun bir spot da hazırlayabilirim.
