
Zengin için Kartal Cemevi’nde yoldaşlarının çağrısı yüzlerce kişi bir araya geldi. Zengin’in naaşı, Cemevi bahçesine alkış ve sloganlarla getirildi. Ardından Bekir Zengin şahsında demokrasi, devrim, sınırsız ve sınıfsız bir dünya mücadelesinde ölümsüzleşenler için bir dakikalık saygı duruşu yapıldı.
Partizan’ın çağrı yaptığı uğurlama törenine Yaşam Ağacı Derneği, YDG ve SMF de katıldı.
Anmada Cemevi’nde Zengin için yapılan konuşmalarda işçi sınıfı içindeki duruşunun yanı sıra yaşama nasıl dokunduğuna dair vurgular yapıldı. Cenaze omuzlarda araca taşındı.
Cemevinde yoğun bir katılımla gerçekleşen törenin ardından cenaze buradan Tuzla Aydınlı mezarlığına doğru yola çıktı.
Bekir Zengin’in naaşı burada eşi ve Özgür Gelecek gazetesi muhabiri iken yaşamını yitiren Suzan Zengin’in yanına defnedildi.
Defin sırasında naaş, kızıl bez ve Partizan flamasına sarıldı.
Mezar başında yapılan saygı duruşunun ardından Ankara Ortakça Yaşam Derneği ve Tutsak Partizanlar tarafından gelen mesajlar okundu.
Ortakça Yaşam Derneği, Bekir Zengin’in yaşamına dair bilgiler vererek özelliklede 12 Eylül sürecinde Metris Hapishanesindeki direnişine vurgu yaptı. Bekir Zengin’in Trakya’da ve İstanbul’un birçok bölgesinde işçi sınıfı içinde yoğun bir emeği olduğu belirtilen açıklamada Zengin’in mütevazi, sade ve emekçi yaşamının öğreticiliği belirtildi.
Tutsak Partizanlar ise gönderdikleri mesaj ile Bekir Zengin’in özgürlük mücadelesinin içindeki kararlı duruşuna ve yaşamı boyunca haksızlığa ve karşı mücadelesine dikkat çekti. Yanı sıra Bekir Zengin’in tutsak görüşlerinin vazgeçilmez yüzü olduğu zindanlardaki gelişmelere yönelik duyarlılığına vurgu yapıldı.
Mesajda, “Bekir yoldaş, bir işçi, bir emekçi, bir devrimci, bir yoldaş olarak bize gururla anlatacağımız bir yaşam bıraktı. Anısı önünde saygı ile eğiliyoruz” sözlerine yer verildi.
Yaşam Ağacı Derneği tarafından yapılan konuşmada ise Zengin’in örnek yaşamından kesitler anlatıldı. Zengin’in kendi yaşıtları içinde sevilen, saygı duyulan, fedakâr ve mütevazi kişiliğine ilişkin dair örnekler verildi.
Partizan tarafından yapılan konuşmada,
“Yoldaşlar, hepiniz hoş geldiniz. Bir kez daha Suzan Yoldaş’ın mezarının başındayız. Bu sefer Suzan Yoldaş’ı anmak için değil, Bekir Yoldaş’ı sonsuzluğa uğurlamak için geldik” şeklinde başladı.
“Yine acımız büyük, yine öfkemiz büyük. Bekir yoldaş gibi değerli, Bekir yoldaş gibi emekçi, Bekir yldaş gibi hayatını onurla, emekle yormuş ve böyle tanımlamış bir insanı uğurluyoruz” sözleriyle sürdüren Partizan, Zengin için, “Her insanda samimiyeti, alçak gönüllüğü ve dürüstlüğüyle çok derin izler bırakıyordu. Bu değerler, bu kavramlar işçi sınıfına ait kavramlar aynı zamanda. Bekir yoldaş bir işçiydi, proleter bilinci alarak devrimcileşerek zaman içerisinde işçi sınıfının öncüsü haline geldi. Bekir Yoldaş’ın emekçi yönü çok güçlüydü. On yedi, on sekiz yaşlarından itibaren bütün yaşamı boyunca fabrikalarda torna tesviye atölyelerinde çalışan emekçi bir insandı. Bu emekçiliği, bu mütevaziliği bütün yaşamına damgasını vurdu” dedi.
Partizan, Bekir Zengin’in hep bir parçası olduğu o mücadeleyi büyütmenin önemli olduğuna dikkat çekti.
Konuşmada, 19 Mart’ta başlayan ve halkın ölü toprağını üstünde attığı haklı ve meşru mücadeleyi, isyanı her alana yaymanın önemine vurgu yaparak, “Bulunduğumuz her yerde mücadelemizi Bekir yoldaşın yarattığı değerleri ve devrimci mirasını anlatarak büyüyeceğiz” denildi.
Anmada son olarak Bekir Zengin’in ablası konuştu.
Bekir Zengin’in 12 Eylül döneminde yaşadıklarına dair anılarını paylaştı; “12 Eylül zamanı ortalık karışık, ‘kardeş dedim al şu parayı da uzaklaş’ dedim ‘ya kardeşim git dedim yakalanma’. Ama evimizin önünden askerler geçiyor. Kardeşim gitti bayram oldu gelmedi iki ay oldu yok. Kardeşim gelirdi dedim. Benim baklavamı yerdi kardeşim dedim.
Gelmedi kardeşim ya öldürdüler ya tutuklandı kardeşim diye. Her gün televizyonların başında kardeşimi izliyorum. Bunları da nerede göreceğim diye.
Bir akşam kardeşim televizyonda altmış kişinin içinde çıktı. Rengi solmuştu kardeşimin. Vardım çığırdım bugünkü gibi ağladım dayanamadım”
Anma, mezarlıkta verilen yemeğin ardından sona erdi.