DünyaGüncel

ÇEVİRİ | ABD, Karayipler’e Asker Gönderirken Venezuela 4.5 Milyon Milisi Seferber Etti*

"Artan baskıya rağmen, Venezela yetkilileri ülkenin egemenliğini savunabileceğinden emin."

Açıklama: peoplesdispatch’ta, Devin B. Martinez tarafından yayımlanan ve ABD’nin son dönemlerde Venezuela’ya yönelik tehditleri ve bu eksendeki baskılamaya poltiikasının devamı olarak attığı adımlara odaklanan makalesini Özgür Gelecek okurları için çevirdik


Maduro, ABD’nin “tehditlerine” cevaben Bolivarcı Ulusal Milisleri harekete geçirerek, ülkenin egemenliğini ve bağımsızlığını savunacağına söz verdi.

Başkan Nicolás Maduro, 18 Ağustos Pazartesi günü, ABD’nin Karayipler’e üç adet donanma güdümlü füze destroyeri ve 4.000 askeri personel göndermesine yanıt olarak, Bolivarcı Venezuela Cumhuriyeti’nin “tüm ulusal topraklarında 4,5 milyondan fazla milis üyesini” harekete geçireceğini duyurdu. Beyaz Saray, bu konuşlandırmayı bölgedeki uyuşturucu kaçakçılığına karşı bir operasyon olarak nitelendirirken, bazı analistler bunu dünyanın en büyük petrol rezervlerine sahip ülkesi olan Venezuela’ya karşı yeni bir tehdit olarak değerlendirdi.

ABD’nin askeri hareketliliği, Washington’un Venezuela cumhurbaşkanına koyduğu yakalama ödülünü 25 milyon dolardan 50 milyon dolara çıkarmasının ardından gerçekleşti. Washington, cumhurbaşkanının uyuşturucu kartelleriyle bağlantıları olduğunu iddia ediyor.

ABD’nin “abartılı, tuhaf ve garip tehditleri” Venezuela hükümeti tarafından kesin bir şekilde reddedildi.

Venezuela Dışişleri Bakanı Yván Gil, bu suçlamaları çaresizliğin bir işareti olarak nitelendirerek, Washington’un “güvenilirlik eksikliğini ve bölgedeki politikalarının başarısızlığını” ortaya koyduğunu söyledi. Ayrıca, Venezuela’nın 2005 yılında Venezuelalıların “gezegenin baş uyuşturucu kaçakçısı” olarak adlandırdığı ABD Uyuşturucu ile Mücadele Dairesi’ni (DEA) ülkeden kovduktan sonra uyuşturucu kaçakçılığına karşı önemli kazanımlar elde ettiğini de belirtti.

Hiçbir ABD kurumu veya uluslararası kuruluş, uyuşturucu üretimi ve dağıtımının Venezuela’da yoğunlaştığına veya Maduro ile bağlantılı olduğuna dair somut kanıt sunmadı. Aslında, mevcut küresel uyuşturucu verileri, Karayip ülkesinden veya iddia edilen “Cartel de los Soles”ten (Güneşler Karteli: Venezuela devlet yöneticilerinin de parçası olduğu iddia edilen kartel) neredeyse hiç bahsetmiyor. Birleşmiş Milletler Uyuşturucu ve Suç Ofisi’ne (UNODC) göre, faaliyetlerin merkezi Kolombiya, Ekvador ve Peru’dur ve ABD, dünyadaki en yüksek uyuşturucu tüketimine sahip ülke olarak dağıtımın ana hedefi olarak belirlenmiştir.

UNODC verilerine göre, Kolombiya’dan gelen uyuşturucuların sadece %5’i Venezuela üzerinden geçmektedir ve ülkede koka yaprağı yetiştiriciliği, esrar ve kokain işleme faaliyetleri bulunmamaktadır. Öte yandan Trump yönetimi, Venezuela hükümetinin bir “uyuşturucu terör karteli” olduğu yönündeki tutumunu sürdürmektedir.

Venezuela, ABD Dişlerini Gösterirken Harekete Geçiyor

Geçen hafta, Maduro’nun başına konulan ödülün artırılması ve kartel bağlantıları suçlamasının ardından Venezuela genelinde kitlesel protestolar düzenlendi ve “ABD hükümetinin müdahaleci politikaları” kınandı. Ancak ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, 14 Ağustos’ta bölgeye ABD askerlerinin gönderildiğini doğruladı. 19 Ağustos Salı günü, Beyaz Saray Basın Sözcüsü Karoline Leavitt’e, yönetimin Venezuela’ya “kara kuvvetleri” göndermeye açık olup olmadığı soruldu. Leavitt, bu soruya şu yanıtı verdi: “[Trump] uyuşturucunun ülkemize akın etmesini engellemek için Amerikan gücünün her unsurunu kullanmaya hazırdır.”

Bu hafta, Venezuela’nın “hazır, aktif ve silahlı” milis üyeleri, hükümetin egemenlik ve ortak ekonomik kalkınma ilkelerini savunmak için barış planı olarak adlandırdığı planın bir parçası olarak “tüm ülke genelinde ve bölge bölge titizlikle” konuşlandırılıyor.

Maduro, hükümetin verilerine göre üye sayısı 5 milyona yaklaşan 2019 yılında Hugo Chávez’in kurduğu milis güçlerin silahlı kuvvetlere resmi bir “savaş birimi” olarak dahil edildiğini duyururken, “Bolivarcı Ulusal Milis, silahlı halktır, sivil-askeri birliğin gerçek ifadesidir” şeklinde konuştu.

Venezuela İçişleri Bakanı Diosdado Cabello, “Biz de Karayipler’in her yerine konuşlandık” diye hatırlattı. “Bizim denizimiz, Venezuela toprağıdır.”

Karayipler’deki gerginliğin tırmanmasına karşı çıkan tek hükümet Venezuela hükümeti değil. Olağan basın toplantısında ABD’nin askeri konuşlandırılması sorulduğunda, Başkan Claudia Sheinbaum, Meksika’nın bölgeye verdiği mesajın “Müdahaleye hayır” olduğunu söyledi. “Bu tutum sadece bir kanaat değil, anayasada da yer alıyor.”

Bugüne kadar ABD, 28 Temmuz’da Venezuela’da yapılan seçimlerin galibi olarak Başkan Nicolás Maduro’yu tanımamakta ve muhalefet lideri Edmundo González’in gerçek başkan olduğunu iddia etmektedir. Seçimlerin ardından geçen aylarda Washington, Bolivarcı ulusa yönelik uzun süredir devam eden ekonomik ablukaya ek olarak, Venezuela Ulusal Seçim Konseyi ve diğer devlet dairelerinde görevli onlarca yetkiliyi yaptırımlar ve vize yasaklarıyla hedef almıştır.

Artan baskıya rağmen, Venezela yetkilileri ülkenin egemenliğini savunabileceğinden emin. Caracas şehri hükümet yetkilisi Nahum Fernández, “Mesele Maduro değil, sıradan insanlar, mahallelerdeki insanlar, topluluklar” diyor.

“Bu ülke Venezuelalılara aittir; herhangi bir tehdit karşısında Venezuela halkı sessiz kalmayacaktır.”

Kaynak: https://peoplesdispatch.org/2025/08/20/venezuela-mobilizes-4-5-million-militia-members-as-us-deploys-troops-to-the-caribbean/

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu