Konferans, emperyalizmden ulusal kurtuluş teorisine odaklandı. Konferansa 57 proleter-sosyalist parti, ulusal kurtuluş hareketi ve anti-emperyalist örgütü temsil eden 114 kişi katıldı.
Ekim 2023 ve Mart 2024’te düzenlenen birinci ve ikinci teorik konferanslarda emperyalist savaş ve emperyalist ekonomik krizin tartışıldığı hatırlanabilir. FUDC’ye göre üçüncü konferans, Lenin, Stalin ve Mao’nun ulusal kurtuluş konusundaki teorik ve pratik katkılarını, çeşitli mücadele yöntemleri ve hem silahlı hem de silahsız kendi kaderini tayin hakkının teşviki dahil olmak üzere ele aldı. Konferansın ilk günü hazırlanan katkıların sunulmasına ayrılmışken, ikinci gün genel oturumunda delegelerin gündeme getirdiği noktalar özetlendi.
Tartışılan konular arasında emperyalist saldırganlığın ve vekalet savaşlarının ulusların özgürlüğü ve bağımsızlığı üzerindeki zararlı etkileri de vardı. Tartışmalar ayrıca devam eden ulusal kurtuluş hareketlerinin karşı karşıya olduğu çeşitli zorlukları ve başarılarını pekiştirmeye ve savunmaya devam etme ihtiyacını da kapsıyordu. Tartışılan konular arasında bu hareketlere yönelik uluslararası desteğin oluşturulması ve güçlendirilmesi de vardı.
Filipinler Komünist Partisi (FKP), üçüncü konferansta ulusal kurtuluşa odaklanılmasını sıcak bir şekilde karşıladı. FKP Merkez Komitesi tarafından yazılan ana makalede şöyle deniyor: “Dünya çapında ezilen halkların ulusal kurtuluş mücadelesi bugün, proletaryanın uluslararası devrimci davasını ilerletme genel stratejisindeki en önemli unsurlardan biri olmaya devam ediyor.”
FKP’ye göre, emperyalist baskı ve sömürgeciliğe karşı ulusal kurtuluş veya ulusal özyönetim ezilen halkların en ateşli özlemi haline geldi. Bu ülkelerde, büyük komprador burjuvazi sömürge ekonomisine bağlı ve emperyalistlere tabidir ve küçük burjuvazi ve ulusal burjuvazi zayıftır. Bu nedenle, işçi sınıfının tüm ezilen sınıfları birleştirmesi ve ulusal kurtuluş mücadelesine önderlik etmesi gerekiyordu. Emperyalizm ve proleter devrim çağında, proletaryanın önderlik ettiği yeni bir tür burjuva-demokratik devrim ortaya çıktı ve sosyalist devrimi ve inşayı gerçekleştirmek için bir hazırlık aşaması olarak hizmet etti.
Konferanstaki çeşitli katılımcıların katkıları, ulusal kurtuluş üzerine tartışmaların derinleşmesine ve zenginleşmesine yardımcı oldu. Kıbrıslı devrimci bir grup, Orta Doğu ve Kuzey Afrika’daki emperyalist savaşlarda topraklarının rolünü paylaştı. Şu anda, beş NATO gücü (Türkiye, Yunanistan, ABD, Birleşik Krallık ve Fransa) tarafından ABD ve Siyonist İsrail’in Filistin’deki soykırım kampanyası ve Orta Doğu’daki saldırgan savaşların genişlemesi için bir üs ve fırlatma rampası olarak kullanılıyor.
Bu arada, Türkiye ve Kürdistan’daki komünist güçler kendi mücadelelerini de ele aldılar. Türkiye’deki hareket, emperyalist güçlerin egemen olduğu bir ülkede mücadele ederken, Kürdistan’daki hareket Türkiye’nin komprador devleti tarafından eziliyor. Ayrıca, Kürt hareketinin savaşçılarının ilk eğitim aldığı Filistin mücadelesiyle derin bağları da var.
Genel olarak, tartışmalar üretkendi ve delegeler yeni bir birlik düzeyine ulaştı. Partiler ve örgütler ayrıca Filistin’deki kurtuluş hareketine ve Hamas da dahil olmak üzere onu destekleyen gruplara güçlü desteklerini ifade ettiler. Bahsedilen ülkelerin yanı sıra Eritre, Nepal, Senegal, İtalya ve ABD’den katılımcılar da kendi bakış açılarını ve içgörülerini sundular.
Konferans, 30 Kasım’da Kabataang Makabayan’ın (Yurtsever Gençlik) 60. yıl dönümünü ve Filipinler’deki devrimci gençlik hareketinin ilerlemesinde ve Filipin devrimiyle birliği teşvik etmede oynadığı tarihi rolü anmak amacıyla düzenlenen özel bir kültürel performansla sona erdi.
*Kaynak: https://philippinerevolution.nu/wp-content/uploads/2024/12/20241207en.pdf
