
İranlı devrimci önder Malak Jedari, 17 Mayıs 2025 tarihinde, 83 yaşında, hastanede COVID-19 kaynaklı komplikasyonlar sonucu hayatını kaybetti. Uzun soluklu yaşamı boyunca Marksizm-Leninizm ve Mao Zedung Düşüncesi çizgisinde mücadele eden Jedari, İran’daki ve diasporadaki ilerici hareketlerin önemli figürlerinden biriydi.
Tahran’dan Londra’ya Uzanan Bir Devrimci Yürüyüş
1941 yılında Tahran yakınlarında işçi sınıfı bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen Malak Jedari, Tahran Üniversitesi Sosyoloji Bölümü’nden birincilikle mezun oldu. Öğretmenlik yapmasının ardından 1965’te yüksek lisans bursu kazanarak İngiltere’ye gitti. Burada İran Öğrencileri Derneği’ne katılarak Şah rejimine karşı yürütülen mücadelenin aktif bir bileşeni haline geldi.
Kısa sürede Maoist ideolojiyi benimseyen Jedari, modern revizyonizme ve emperyalist sistemin uzantısı olan Şah rejimine karşı politik faaliyetlerini yoğunlaştırdı. Bursunun iptal edilmesine rağmen politik faaliyetlerini sürdürdü; bu süreçte mücadele arkadaşı ve daha sonra hayat yoldaşı olan Hassan Jedari ile tanıştı.
“Sadakat değil, ideolojik netlik”
Malak Jedari, 1970’lerden itibaren Deng Şiaoping’in “Üç Dünya Teorisi”ne karşı mücadelede de yer aldı. İran Öğrencileri Konfederasyonu’nun bölünmesinin ardından devrimci ilkeleri koruma amacıyla “Öğrencinin Sesi – İran Öğrencileri Derneği”ni kuran ekipte öncü rol oynadı. Bu yapı daha sonra Britanya’daki İranlıların Demokratik Anti-Emperyalist Örgütü – Kızıl Yol adını aldı.
Jedari, devrimci mücadelesi boyunca Türkiye ve Almanya’da da faaliyet yürüttü. Uluslararası dayanışma kapsamında Vietnam halkının ABD emperyalizmine karşı direnişine ve Filistinli Marksistlerle yürütülen anti-siyonist dayanışma kampanyalarına katıldı.
İran Devrimi Sonrası Eleştiriler
İran’daki halk hareketinin bastırılması ve İslam Cumhuriyeti rejiminin iktidarı ele geçirmesinin ardından, Malak Jedari kadın hareketi ve ulusal azınlıkların hak mücadelesiyle yakından ilgilendi. Rejimin gerici niteliğini hem yazılarında hem de konuşmalarında açıkça teşhir etti.
Teorik netliğe verdiği önemle tanınan Jedari, bazı sol çevrelerin yenilginin ardından Marksist-Leninist ilkeleri sorgulamasına karşı çıktı. İran’daki yenilginin nedenlerini yanlış analiz eden revizyonist eğilimleri sert bir dille eleştirdi ve gerçek bir devrimci partinin yokluğunun altını çizdi.
Kızıl Yol’un İzinde
Malak Jedari’nin 60 yıla yayılan devrimci mücadelesi, yalnızca İranlılar için değil, enternasyonal hareketin tüm bileşenleri için bir örnek olmayı sürdürüyor. Onun “Kızıl Yolu”, devrimin öncü karargâhının inşasına adanmış bir hayatın adıydı.