İSTANBUL- Canice dövülerek katledilen gazeteci, belgeselci ve yaşam savunucusu Hakan Tosun, bugün meslektaşları, yakınları ve devrimci-demokratik çok sayıda kurumun katıldığı törenle son yolculuğuna uğurlandı.
Nurtepe Metro Meydanı’nda toplanan kitle, fotoğrafları ve pankartlarıyla Kağıthane Cemevi’ne yürüdü; yürüyüşte adalet talebi ve doğa savunusu öne çıkan talepler oldu.
Nurtepe Metro önünde bir araya gelenler, kortej halinde Cemevi’ne doğru yürüdü. Yürüyüş boyunca “Hakan için adalet, doğa için adalet” sloganları atıldı, Tosun’un saha çalışmalarını ve ekoloji mücadelesini simgeleyen resimler taşıdı.
Metro durağında yan yana gelen binler, “Hakan Tosun için adalet”, “Hakan Tosun’a ne oldu”, “Hoşçakal direnişin belgeselcisi” ve “Görüntü kesildi sanmayın, gerçek hala kayıtta” pankartıyla Nurtepe Cemevi’ne yürüdü.
“Böyle bir insanı katletmenin hesabını verebilecekler mi”
Nurtepe Cemevi’nde yapılan anmada konuşan Hakan Tosun’un kardeşi Öznur Tosun, “Çok üzgünüz. Biz onunla gurur, onur duyuyoruz. O çünkü her zaman vicdan, merhamet; her canlı için şefkat gösteren bir insandı. Biz onun hesabını, adaletini bu dünyada soracağız ama sadece bunu yapanlar bunun vebalini öbür dünyada verebilecekler mi? Böyle bir insanı katletmenin hesabını verebilecekler mi” dedi.
“Köylünün yanında olan Hakan Tosun’u katlettiler”
Cemevinde düzenlenen törende konuşan ekoloji aktivisti Aslı Kahraman Eren, Hakan Tosun’un yaşamının mesleğiyle özdeşleştiğini, bütün hayatı boyunca halkın ve ezilenlerin yanında olduğunu vurguladı:
“Bu ülkede Hakan Tosun gibi yaşadığı coğrafyayı, toprağını, doğasını, havasını, suyunu, yaşam alanlarını korumak için mücadele eden, ses veren, binlerce köylünün, köylü kadınların yanında olan Hakan Tosun’u katlettiler.”
“Hakanın’ın kamerasıyla Hakan’ın belgelerini çoğaltacağız”
Törende konuşan gazeteci Eylül Deniz, Hakan Tosun’la birlikte katledilen meslektaşlarını anarak basına ve yaşam savunucularına dönük saldırıları teşhir etti: “Hakan’ı, Metin’i, Hırat’ı, Musa Asya’yı öldürerek basını susturacaklarını sananlar çok yanılıyorlar. Bugün karşımda duran tüm meslektaşlarım ve ben ellerimizde kameralarla dimdik ayaktayız; bunlar Hakan’ın kamerasıdır. İki elimizde Hakan’ın kamerasıyla Hakan’ın belgelerini çoğaltacağız.”
“Sonuna kadar mücadelemizi sürdüreceğiz”
Onun hunharca sokak ortasında öldürülmesi ve olayın hâlâ netleşmemiş olması, geride kalanlara bir sorumluluk bıraktı. Hapishaneden yeni çıkan Önsöz Kültür Sanat Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Songül Yücel, Hakan’a “merhaba” diyemediğini, “ben geldim” diyemediğini ifade ederek, “Sonuna kadar bu alçak sisteme, bu para düzenine karşı mücadelemizi sürdüreceğimizi bilmeni istiyorum” dedi.
Hakan’ın bıraktığı izlerin toplanması gerektiğini belirten Yücel, belgeselci kimliğiyle geride bıraktığı fotoğrafların ve tanıklıkların hem Hakan’a hem de topluma armağan edilmesi gerektiğini söyledi. Dostları olarak bunu gerçekleştireceklerine inandığını ifade etti.
Kağıthane Cemevi önünde yapılan törenin ardından cenaze Ayazağa Mezarlığı’na götürülerek toprağa verildi.
Törene Hakan Tosun’un ailesi, yakınları, Partizan, meslektaşları, çevre aktivistleri, demokratik kitle örgütleri, hukukçular, insan hakları savunucuları ve basın emekçileri katıldı. Kortejde bölge dayanışma ağları da yer aldı.
Katılımcılar, cinayetin aydınlatılması, faillerin hesap vermesi ve yaşam savunucularına yönelik şiddetin son bulması çağrısında bulundu.
Törende aynı zamanda Hakan Tosun’un belgeselciliğine ithafen gazeteci Kazım Kızılı’ın hazırlamış olduğu kısa bir vtr izletildi.