
İnsan Hakları Derneği (İHD) Mersin Şubesi Hapishaneler Komisyonu, hem kentteki hem de bölgedeki diğer hapishanelerden derneklerine yapılan hak ihlalleri başvurularına ilişkin hazırladıkları raporu açıkladı. Dernek Sekreteri Bekir Sıtkı Keçeci, “ATK’ye gönderilen raporlara bakan doktorlar siyasi davranarak, hasta tutsakların tahliyesine engel oluyor” dedi.
Yazılı yayımlanan ve Nisan, Mayıs ile Haziran aylarını kapsayan üç aylık raporda, Tarsus T Tipi Kadın Kapalı Hapishanesi, Tarsus T-1 Kapalı Hapishanesi, Tarsus T-3 Kapalı Hapishanesi, Aksaray T Tipi Kapalı Hapishanesi, Bolu F Tipi Kapalı Hapishanesi, Antalya Yüksek Güvenlikli Kapalı Hapishanesi, Antalya S Tipi Kapalı Hapishanesi ve Kırşehir Yüksek Güvenlikli Kapalı Hapishanesi’nde yaşanan ihlaller sıralandı. Rapor, tutsakların gönderdiği faks ve mektupların yanı sıra aile ve avukat görüşlerinden edinilen bilgiler kapsamında hazırlanırken, özellikle hak ihlallerin arttığı Tarsus Kampüs Hapishanesi’ne dikkat çekildi.
20 ağır hasta tutsak bulunuyor
Raporda, Tarsus Kampüs Hapishanesi’nde tutsaklarla yapılan görüşmelerde, çıplak aramanın yaygınlaştığı, temiz su verilmemesinden kaynaklı hijyen sorunlarının yaşandığı, tahliyelerin keyfi gerekçelerle engellendiği, kitap ve basılı materyal erişiminde zorluk yaşandığı, mektup ve radyo erişiminin engellendiği, sağlık hakkına erişemeyen hasta tutsakların tedavi edilmediği belirtildi. Yine hapishanede, tutsakların insan onuruna aykırı koşullarda tutuldukları, hapishane personellerinin hakaretlerine maruz kaldıkları ve gece baskınlarının arttığı bilgisi aktarıldı.
Raporda yer alan hapishanelerde 20 ağır hasta tutsağın bulunduğu, insan haklarına aykırı muamelelerin yaşandığı ve tutsakların sağlık haklarının ihlal edildiği vurgulandı.
Raporda, mevcut sorunlara ilişkin çözüm önerileri ise şu şekilde sıralandı:
- “Ulusal ve uluslararası insan hakları standartlarına uyulmalı ve cezaevi koşulları iyileştirilmelidir.
- Mandela Kuralları ve diğer uluslararası düzenlemelere uygun düzenlemeler yapılmalıdır.
- Cezaevlerinde bağımsız denetimler yapılmalı, sağlık ve beslenme koşulları düzeltilmelidir.
- Kelepçeli muayene ve keyfi disiplin cezalarına son verilmeli, tutsakların sosyal ve haberleşme hakları sağlanmalıdır.
- Ailelerine yakın cezaevlerine nakil talepleri kabul edilmeli ve cezaevlerinde meydana gelen intihar vakalarına karşı önlemler alınmalıdır.”
‘Tahliyeler engelleniyor’
Rapora ilişkin konuşan İHD Mersin Şube Sekreteri Bekir Sıtkı Keçeci, raporda yer verdikleri tüm hapishanelerde sağlığa erişim hakkının engellendiğini belirtti. Çıplak arama dayatmasıyla özellikle kadın tutsakların muayene hakkından mahrum bırakıldığını söyleyen Keçeci, “Hastaneye sevk sırasında ağız içi aramadan kaynaklı tedavi olmadan geri dönüşler oluyor. Yeterli yemek verilmiyor. Temizlik için kullanılması gereken sıcak suyun az ve kısa süreli verilmesi, suların kesilmesi ayrı bir baskı aracı olarak gündeme geliyor. Yine Adli Tıp Kurumu’na gidecek raporlamalarda engel çıkarılıyor. Rapor verilse dahi doktorun siyasi bakışı nedeniyle yüzde 80 engellilerde ya da yüzde 84 böbrek yetmezliği olan hastalarda bile oran düşük tutuluyor. Hastaneler arasında bir rapor uyuşmazlığı var. Bu anlamda hasta mahpusların tahliyesi engellenmiş oluyor” dedi.
İletişim engeli
Yine tutsakların birbirleriyle iletişimlerinin engellendiğini dile getiren Keçeci, “Derneğimize yazılan mektuplar dahi eğer iade taahhütlü gönderilmezse verilmiyor. O da yüksek bir meblağ demek. Kitap, dergi gibi imkanlar ise cezaevi idaresinin keyfine kalmış. Kürtçe kitaplar, dergiler, şiirler hiçbir şekilde verilmiyor. Ek olarak kendilerince yasaklı gördükleri kitapları ‘sakıncalı’ denilerek verilmiyor. Bu şekilde bir ırkçı yaklaşım söz konusu” diye konuştu. (MA)