
İsrail’in Gazze’ye yönelik işgal ve soykırım saldırılarını başlattığı Ekim 2023’ten bu yana, işgal altındaki Batı Şeria ve Kudüs’te 18 bin 500’den fazla Filistinlinin gözaltına alındığı bildirildi.
Veriler, Filistinli Tutsaklar ve Eski Tutsaklar Komisyonu, Filistinli Tutsaklar Derneği ve Addameer Tutsak Destek ve İnsan Hakları Derneği tarafından yayımlanan ortak raporda yer aldı.
Rapora göre gözaltılarda keskin bir artış yaşanırken, en az 570 Filistinli kadın gözaltına alındı. Bu sayı; Batı Şeria, Gazze (Batı Şeria’da gözaltına alınanlar) ve İsrail vatandaşı Filistinli kadınları kapsıyor. Ancak doğrudan Gazze’den alıkonulan kadınlara dair net rakam henüz paylaşılmış değil.
Ayrıca, Batı Şeria’da en az bin 500 çocuk gözaltına alındı. Gözaltına alınan gazetecilerin sayısı ise 194’e ulaştı; bunlardan 49’u hâlâ İsrail hapishanelerinde tutsak.
Raporda, gözaltıların işkence, ağır darp, aile bireylerine yönelik tehditler, rehin alma ve sivillere ait mülklerin büyük ölçekte tahrip edilmesi gibi ağır hak ihlalleri eşliğinde gerçekleştiği belirtiliyor.
İsrail güçlerinin evleri basarak araçlara, nakit paraya ve altınlara el koyduğu, özellikle Tulkerem ve Cenin mülteci kamplarında altyapıyı sistematik biçimde yok ettiği ve tutsakların evlerini yıktığı vurgulandı.
Gözaltına alınanların çoğunun evlerinden, askeri kontrol noktalarından ya da teslim olmaya zorlandıkları koşullarda alındığı; bazılarının ise rehin alındığı aktarıldı.
Gözaltı operasyonlarına yargısız infazlar da eşlik ederken, tutsakların akrabalarının hedef alındığı infazlar da kaydedildi.
Ekim 2023’ten bu yana en az 75 Filistinli İsrail gözaltı merkezlerinde hayatını kaybetti. Ölenlerin 46’sı Gazze’den geliyordu. İsrail’in bu kişilerin adlarını ve ölüm koşullarını açıklamayı reddetmesi nedeniyle, zorla kaybedilenlerin sayısının daha fazla olduğu düşünülüyor.
Onaylanan 83 ölüm vakasından 72’sinde ise İsrail, tutsakların cenazelerini hâlâ teslim etmedi.
Bu veriler, Gazze’den alınan tüm tutsakları kapsamıyor. İsrail’in bu kişilere yönelik “zorla kaybetme” politikasını sürdürdüğü, aralarında çalışma izniyle İsrail’de bulunan işçilerin ve savaş başladığında Batı Şeria’da olan hastaların da bulunduğu binlerce kişinin gözaltına alındığı belirtiliyor.
Serbest bırakılanlar olsa da, önemli bir kısmının akıbeti hâlâ bilinmiyor.