GüncelKadın

İstanbul Barosu Kadın Hakları Merkezi raporu: Kadınların bedeninde işkence, hafızasında travma kaldı

İstanbul Barosu Kadın Hakları Merkezi’nin raporuna göre, kadınlar gözaltı ve tutsaklık süreçlerinde sistematik şiddete maruz kalıyor: Ters kelepçe, çıplak arama, cinsel taciz, hakaret, tehdit ve mahremiyet ihlali…

İstanbul Barosu Kadın Hakları Merkezi’nin yayımladığı “Gözaltı ve Hapishane Süreçlerinde Toplumsal Cinsiyet Temelli Şiddet Raporu”, kadınların sadece fiziksel değil, psikolojik ve cinsel şiddet biçimleriyle de karşı karşıya kaldığını belgeliyor. Raporda, kadınların gözaltı ve hapishane süreçlerinde çıplak arama, cinsel taciz, cinsel saldırı ve aşağılayıcı muameleye uğradığı belirtildi.

İşkence, taciz, ters kelepçe ve aleni çıplak arama

Rapora göre, görüşülen kadınların neredeyse tamamı gözaltına alınma sırasında orantısız güç kullanıldığını ve gözaltı araçlarında da şiddetin sürdüğünü ifade etti. Kadın avukatlar, birçok kadının bedeninde gözle görülür işkence izleri olduğunu belirtti.

Kadınların çoğu ters kelepçeye maruz bırakıldıklarını, saatlerce bu şekilde bekletildiklerini ve bu uygulamanın “rutin” olarak sunulduğunu anlattı. Bazı kadınlar ise aleni ortamlarda, özel alan sağlanmadan çıplak aramaya zorlandıklarını dile getirdi.

Bir kadın, erkek polislerce cinsel tacize uğradığını, kadın bir polise bu durumu aktardığında ise susması yönünde uyarıldığını söyledi. Aynı kadın, muayene sırasında da yalnız bırakılmadı. Arama süreçlerinde erkek polislerin varlığı da raporda ihlalleri ağırlaştıran unsur olarak yer aldı.

Psikolojik şiddet, tehdit ve cinsiyetçi küfür

Raporda, fiziksel şiddetin yanı sıra kadınların yoğun bir psikolojik baskıya da maruz kaldığı ifade edildi. Hakaret, tehdit ve cinsiyetçi küfürlerin sıkça kullanıldığı, bu şiddetin kadın polisler tarafından da sürdürüldüğü aktarıldı. Bir kadın, yaşadığı psikolojik baskı sonucu panik atak geçirdiğini ve ilaçlarının verilmediğini söyledi.

Doktor muayenesinde mahremiyet ihlali

Bazı kadınlar, doktor muayenesi sırasında özel görüşme ortamı sağlanmadığını ve polisin odada bulunması nedeniyle yaşadıkları işkence ve kötü muamelenin kayıt altına alınamadığını belirtti. Bir kadın, Saraçhane’den gözaltı aracına saçından sürüklenerek götürüldüğünü söylediği halde, bu durum doktor raporuna yansımadı.

Kadın avukatlara yönelik dijital taciz

Raporda dikkat çeken bir diğer nokta ise kadın avukatların maruz kaldığı cinsel içerikli dijital saldırılar oldu. Kadın avukatların fotoğraflarının rızaları dışında eskort sitelerinde paylaşıldığı tespit edildi. Bu durumun sadece kişisel hak ihlali değil, aynı zamanda cinsel şiddetin dijital bir biçimi olduğu vurgulandı.

Avukat dayanışması güç verdi

Raporda, düzenli avukat ziyaretlerinin kadınlar açısından moral ve dayanışma kaynağı olduğu belirtildi. Kadınlar, hapishanede yaşadıkları travmalarla baş etmeye çalıştıklarını ve kendilerini daha az yalnız hissettiklerini ifade etti.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu