19 Mart’ta başlayan protestolarda gözaltına alınan kadınlara yönelik cinsel taciz ve çıplak arama işkencesine karşı İstanbul Eminönü-Üsküdar Şehir Hatları Vapur İskelesi önünde kadınlar ve LGBTİ+’lar bir araya geldi. “Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz” ve “Cinsel şiddet suçtur, failleri yargıla” sloganlarının atıldığı eylemde yapılan açıklamada, yaşananların sistematik olduğu ve faillerin korunarak soruşturulmadığı vurgulandı.
‘Cinsel işkenceye uğradık, kayıt altına alınmadı’
19 Mart’tan bu yana süren eylemler sırasında gözaltına alınan kadınların beyanlarına yer verilen açıklamada, yaşananların ayrıntıları paylaşıldı. Gözaltına alınan bir kadın ifadesinde, “Sakallı, bıyıklı, renkli gözlü ve uzun boylu bir erkek polis ‘Senin göğüslerin mi var’ diyerek göğüslerime dokundu. Ben de o esnada altıma kaçırdım. Sağlık muayenesinde kadın polis, ‘Bizi uğraştırma’ dedi. Doktor ise muayene etmedi. Nezarethaneye girmeden önce sarışın bir kadın memura taciz edildiğimi söyledim. ‘Hımm, sen taciz mi edildin’ diyerek alay etti” dedi.
Bir başka kadın ise “Ters kelepçe ile gözaltına alındım. Sekiz saat boyunca bu şekilde kaldık. Sarı saçlı bir komiserin emriyle çıplak aramaya maruz kaldım. İç çamaşırımızı çıkartmamız istendi ve göğsüme dokunuldu. Şikayetçiyim” diye konuştu.
“Bu bir cinsel işkencedir, suçtur”
Açıklamada, “Gözaltında, hapishanede usulsüz çıplak arama, cinsel işkencedir. Cinsel işkence suçtur. Failinin üniformalı olması, bunu devlet adına işlediğini iddia etmesi, adına ‘rutin uygulama’ demesi bu gerçeği değiştirmez” ifadelerine yer verildi. Kadınların ifadelerinde polisin fiziksel tariflerinin ve yaşananların saatine kadar yer aldığı hatırlatılarak, “O gün bu noktalarda görevli polislere dair herhangi bir soruşturma yaptınız mı? Yapmadıysanız neye dayanarak ‘mesnetsiz’ diyorsunuz?” diye soruldu.
“Suç işleyenleri tespit edelim”
Kadınlar ve LGBTİ+’lar, gözaltında yaşananları dile getirenlerin sosyal medya üzerinden hedef gösterildiğini belirtti. “Bu suçu işleyenleri, bu suça göz yumanları, ortak olanları tespit edelim; hesap vermeleri, yargılanmaları için hep birlikte mücadele edelim!” çağrısında bulunulan açıklama şu sözlerle sona erdi:
“Erkek-devlet şiddetine, irademizin, hayatlarımızın gaspına karşı sokaklarda olmaya, cinsel şiddet karşısında dayanışmaya devam edeceğiz! Yaşasın feminist mücadelemiz!”
