EkolojiGüncel

Kuyucak’ta halk JES sondajına geçit vermedi

Aydın Kuyucak’ta JES için yapılmak istenen ÇED toplantısı, halkın protestosu sonucu iptal edildi.

Aydın’ın Kuyucak ilçesine bağlı Kurtuluş Mahallesi’nde, Kocaer Enerji tarafından yapılması planlanan jeotermal sondaj kuyuları için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından başlatılan Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) süreci halkın yoğun tepkisiyle karşılaştı.

Yapılması planlanan halk bilgilendirme toplantısı, Aydın Çevre Koruma ve Kültür Derneği (AYÇED) ile Büyük Menderes İnisiyatifi’nin öncülüğünde bölge halkının protestosu ile karşılaştı. Jandarma eşliğinde toplantı alanına gelen yetkililer, yoğun tepki üzerine toplantıyı gerçekleştiremeyerek alanı terk etti.

Daha önce de yargı iptal etmişti

Proje için verilen ruhsat ilk olarak 2011 yılında Aydın Valiliği Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı tarafından düzenlenmişti. Söz konusu ruhsat, 2041 yılına kadar geçerli olmak üzere 811 bin 614 hektarlık alanı kapsıyor. Daha önce başka bir şirket tarafından işletilen bölgede 2015’te 9 kuyu için “ÇED gerekli değildir” kararı alınmış, ancak çalışma yapılmamıştı.

İşletme ruhsatı önce Bereket Enerji’ye, ardından Aydem Yenilenebilir Enerji’ye ve en son Kocaer Enerji’ye devredildi. 2016 yılında 1 kuyu, 2023 yılında ise 12 kuyu için verilen “ÇED gerekli değil” kararları, ekoloji örgütlerinin açtığı davalar sonucunda yargı tarafından iptal edilmişti. Mahkeme kararına rağmen, bakanlık bu kez iki kuyu için yeniden ÇED süreci başlattı.

Tarım ve orman alanları tehlikede

Kuyuların açılması planlanan yaklaşık 1 hektarlık alan, Kurtuluş Mahallesi’ne sadece 900 metre, en yakın konuta ise 155 metre uzaklıkta. Aydın-Muğla-Denizli Planlama Bölgesi 1/100.000 Ölçekli Çevre Düzeni Planı’na göre alan “Tarım Arazisi” statüsünde.

Bölgede aynı zamanda orman ve yarı doğal alanlar, sulak alanlar ve su kütleleri bulunuyor. Planlanan alanın %48,32’si tarım arazisi, %46,81’i orman ve yarı doğal alanlardan oluşurken, %3,19’u yapay bölgeler, %1,61’i su kütlesi ve %0,07’si ise sulak alan statüsünde. Ayrıca, alanda Su Ürünleri Kanunu kapsamında koruma altında olan Su Ürünleri İstihsal ve Üreme Sahaları da yer alıyor.

Bölge halkı ve çevre örgütleri, ekosistemin ve tarımsal üretimin tehdit altında olduğunu belirterek projeye karşı çıkmaya devam edeceklerini belirtti.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu