Meslektaşları Cihan Bilgin ve Nazım Daştan’ın SİHA saldırısıyla katledilmesini protesto ettikleri gerekçesiyle haklarında dava açılan 5 gazetecinin adli kontrol tedbirleri kaldırıldı.
Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye’de Tişrîn Barajı ile Qereqozak’a yönelik saldırılarını takip ederken hedef alınarak katledilen gazeteciler Nazım Daştan ve Cihan Bilgin için İstanbul’da yapılan protestoya katıldıkları gerekçesiyle yargılanan Zeynep Kuray, Mahsum Sağlam, Pelin Laçin, Yadigar Aygün ve Yağmur Filiz’in duruşması, İstanbul 39. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
“2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet” iddiasıyla açılan davanın duruşmasına gazeteciler ve avukatları katılırken, meslek örgütleri de davayı izledi.
Savunma yapan gazeteciler, protesto hakkını kullandıklarını, henüz toplanma dahi gerçekleşmeden kimlik tespiti sırasında gözaltına alındıklarını ve gözaltı sürecinde işkenceye maruz kaldıklarını anlattı. Gazeteci Mahsum Sağlam, “Biz öldürülen gazetecileri anmak ve bu suçları teşhir etmek istedik. Gazetecilerin can güvenliği yok. Bu protesto meşrudur” dedi.
Zeynep Kuray ise savunmasında, Nazım Daştan ve Cihan Bilgin’in üzerinde “Basın” ibaresi bulunan araçta hedef alındığını hatırlatarak, “Terör nedir? Gazetecilik yapmak mı, gazetecileri öldürmek mi?” diye sordu. Kürt gazetecilerin katledilmesine yönelik çifte standarda dikkat çeken Kuray, suçlamaları kabul etmediğini belirtti.
Yadigar Aygün ve Pelin Laçin de gözaltı sırasında ters kelepçe, darp, tehdit ve sağlık haklarının ihlal edildiğini ifade ederken, Yağmur Filiz bir polisin kendisine işkence yaptığını açıkça söylediğini aktardı.
Gazetecilerin avukatı MLSA Hukuk Birimi’nden Avukat Hazal Sümeli, aynı eylem nedeniyle ağır cezada yargılanan yüzlerce kişinin beraat ettiğini hatırlatarak, bu dosyanın sürdürülmesinin başlı başına bir hak ihlali olduğunu söyledi ve beraat talep etti.
Mahkeme, gazeteciler hakkında uygulanan adli kontrol tedbirlerinin kaldırılmasına karar verdi. Dava, 8 Mayıs 2026 tarihine ertelendi.
