Genel kurula, Türkiye’nin dört bir yanından gelen özel okul ve kurs öğretmenlerinin, ücretli öğretmenlerin, ataması yapılmayan öğretmenlerin, rehabilitasyon merkezi çalışanlarının ve vakıf üniversitelerindeki akademisyenlerin yanı sıra sendika ve demokratik kitle örgütlerinin temsilcileri ve milletvekilleri de katıldı.
Genel kurulun açılış konuşmasını yapan Öğretmen Sendikası Genel Sekreteri Hüseyin Aksoy, sendikaların bürokratikleştiği bir dönemde meşru ve militan bir sendikal çizgiyi ortaya koyduklarını ve bunu kolektif bir akılla yapabildiklerini ifade etti. Özel öğretim kurumlarında ağır sömürü koşullarında çalışmaya zorlanan öğretmenlerin artık çalacak bir kapılarının olduğunu söyleyen Aksoy, emek hareketinin güçlü bir bileşeni oldukları için mutlu olduklarını ekledi.
Aksoy, her ne kadar güvencesiz öğretmenlerin sendikası olarak ortaya çıksalar da aşamadıkları tartışmalar nedeniyle sigortasız çalıştığı için üye ve delege olamayan öğretmenlere genel kurulda karar hakkı tanıyamadıklarını belirtti. Aksoy, örgütlenme ve hak arama süreçlerinde aşamadıkları engelleri de masaya yatıracaklarını ve gelecek dönemde daha etkin bir mücadele programı ortaya koyacaklarını ifade etti.
Genel kurul boyunca yapılan konuşmalarda özel öğretim kurumlarında yaşanan hak gaspları, örgütlenme önündeki hukuki ve hukuk dışı engeller, mücadele deneyimleri aktarıldı.
Öğretmenler yeni mücadele dönemine dair şu hedeflerle genel kuruldan ayrıldılar:
- Belirli süreli iş sözleşmesi dayatmasına tamamen son vermek.
- Toplu iş sözleşmesi yapılmasının önündeki engellerden biri olan 10 no’lu işkolunun parçalanması ve eğitim işkolunun kurulması.
- Rehabilitasyon merkezlerinde ve vakıf üniversitelerinde daha yaygın ve etkin örgütlenme çalışması.
- Daha demokratik ve etkin bir işleyiş için il meclislerinin ve temsilciler meclislerinin güçlendirilmesi.
Konuşmaların ardından yeni yönetim, denetleme ve disiplin kurulları seçildi.
(sendika.org)
