EkolojiGüncelVideo Haber

ÖZEL – HABER | “Burası bizim için bir tarla değil, bir tarih!”

Dersim’de 145 maden projesine ek olarak Munzur Dağları’nın tamamının maden sahası ilan edilmesine köylüler tepki gösterdi. Ovacık’ın Cevizlidere köyünden Tayfun Topuz, “Bu sadece bizim değil, tüm coğrafyanın sorunu. Mücadele edeceğiz” dedi.

Yeraltı kaynakları bakımından Türkiye’nin en zengin bölgelerinden biri olan Yukarı Fırat havzasında yer alan Dersim’de her geçen gün yeni maden sahaları açılıyor. Bugün itibarıyla 145 maden projesinin bulunduğu kentte, şimdi de 60 kilometre uzunluğundaki Munzur Dağları’nın tamamı maden sahası ilan edildi.

Bu projelerden birinin uygulanacağı yerlerden biri olan Ovacık ilçesine bağlı Cevizlidere köyünde yaşayan Tayfun Topuz, Özgür Gelecek Gazetesi’ne konuştu. Topuz, köylerinde 2000’li yılların başında da sondaj çalışmalarının yapıldığını hatırlatarak, yaklaşık 25 yıldır bölgeye girmeye çalışan şirketlerin engellenmeye çalışıldığını belirtti.

“Sadece bizim köyün sorunu değil”

“Buraya girmemeleri için elimizden gelen her şeyi yapıyoruz” diyen Topuz, bu mücadelenin yalnızca kendi köylerine değil, tüm bölgeye ait olduğunu vurguladı:

“Bu sorun sadece bizim köyün sorunu değil. Tüm coğrafyayı, Dersim coğrafyasını etkileyecek bir sorun. Burası kirlenirse, bütün coğrafya etkilenmiş olacak.”

Maden şirketlerinin yıllardır bölgeye çeşitli yöntemlerle girmeye çalıştığını belirten Topuz, kimi zaman resmi kurumların, kimi zaman da yerel işbirlikçilerin devreye sokulduğunu ifade etti. Amaçlarının halkı bölmek olduğunu söyleyen Topuz, şirketlerin geçmişte bazı köylüleri ikna ederek çalışmalar yapmaya çalıştıklarını anlattı:

“Maden şirketlerinin işi bu: İnsanları birbirine düşürüp bölgeye rahatlıkla girebilmek. Ama biz de bunun mücadelesini veriyoruz.”

“Tüm Türkiye seyretti”

Topuz, Erzincan’ın İliç ilçesinde yaşanan siyanürlü altın madeni faciasını hatırlatarak, benzer bir tehlikenin Dersim’de yaşanmaması için herkesi duyarlılığa çağırdı.

“Tüm Türkiye seyretti, maalesef açtıkları çukurun içine düştüler. Şimdi bin pişmanlar” sözleriyle İliç’teki talan ve katliama dikkat çeken Topuz, Munzur Dağları’nın kendileri için yalnızca bir yaşam alanı değil, aynı zamanda tarihsel ve toplumsal bir hafıza mekânı olduğunu ifade etti:

“Burası sadece bizim için bir tarla değil. Burada bizim kemiklerimiz var. Babalarımızın kemikleri var. Yatan binlerce kefensiz insan var. Burası bizim için bir tarih. Biz bu tarihimizi, bu hafızamızı kaybetmeden bunlara karşı mücadele etmeye devam edeceğiz.”

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu