Hindistan’ın Bastar bölgesinde aralarında Hindistan Komünist Partisi (Maoist) Genel Sekreteri Yoldaş Keshav Rao’nun da bulunduğu 27 kişinin katledilmesi, Pencap’ın Sangrur kentinde düzenlenen büyük bir miting ve halk toplantısıyla protesto edildi. Avani News, Yeşil Av Operasyonu’na Karşı Demokratik Cephe’nin çağrısıyla düzenlenen protestoya 40’tan fazla demokratik kitle örgütü, çiftçi, işçi, öğrenci, aydın ve sanatçı katıldığını bildirdi.
‘Bu, şirketlerin ormanları ele geçirme savaşı’
Eylemde konuşan aktivist Dr. Navsharan, Bastar’daki saldırının Hindistan devleti ile küresel madencilik şirketlerinin yerli halklar üzerindeki sistematik ve şiddetli baskısının bir parçası olduğunu söyledi. “Bu sadece bir karşılaşma değil; bu bir savaş ve bu savaş, doğal kaynakları ele geçirmek isteyen açgözlü şirketler adına yürütülüyor” dedi.
Dr. Navsharan, 2009’dan bu yana kabile halklarına yönelik saldırıların katliamlar, toplu tecavüzler ve köylerin tamamen yok edilmesi gibi insanlık dışı uygulamalarla sürdüğünü ve askeri operasyonların yoğunlaştığını belirtti. Bastar’daki son katliamın da bu militarist politikanın ürünü olduğunu vurguladı.
‘Yargısız İinfazlar, drone saldırıları derhal durdurulmalı’
Toplantıda kabul edilen karar metninde şu talepler öne çıktı:
- Drone saldırıları ve sahte karşılaşmalara son verilmeli, paramiliter birlikler ve özel güvenlik güçleri kabile bölgelerinden çekilmelidir.
- Şirket temelli kalkınma modeli reddedilmeli, kabilelerin toprak, orman ve su üzerindeki hakları tanınmalıdır.
- Halk hareketlerinin yasa dışı ilan edilmesine ve muhaliflerin bastırılmasına son verilmelidir.
- Tüm siyasi tutsaklar serbest bırakılmalı, Ulusal Soruşturma Ajansı (NIA) lağvedilmelidir.
‘Bu iiddetin kaynağı halk değil, devletin politikalarıdır’
Etkinlikte söz alan Dr. Parminder Singh ve Prof. A.K. Maleri, devletin “Naxalizmle mücadele” adı altında Bastar gibi bölgelerde sistematik bir soykırım yürüttüğünü ifade etti. Singh, “Khagar” ve “Karregutta” gibi askeri operasyonların, ormanları kana bulayan kuşatma taktikleri olduğunu belirterek, bu şiddet rejimine karşı birleşik demokratik bir cephe çağrısı yaptı.
‘Devlet terörü ve baskılara karşı direniş sürecek’
Narayanpur’daki infazlara ilişkin özel kararda, bu saldırının BJP hükümetinin devrimci güçleri fiziksel olarak yok etme stratejisinin bir parçası olduğu belirtilerek Modi yönetimi açıkça kınandı. Kararda ayrıca Hindistan devletine şu uyarı yapıldı: “Tarih göstermiştir ki; adalet ve özgürlük, baskı ile sonsuza dek engellenemez.”
Protesto, Keshav Rao ve diğer yaşamını yitirenler anısına yapılan saygı duruşu ve mücadele şarkıları eşliğinde sona erdi.
