
Muğla’da 12 Mayıs 2010’da, Muğla Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü ikinci sınıf öğrencisi 21 yaşındaki Şerzan Kurt, öğrenci eylemleri sırasında tabancayla vurularak katledildi. Kurt’u vurduğu gerekçesiyle Muğla Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şube’de görevli polis Gültekin Şahin tutuklandı. Şahin hakkında Muğla Ağır Ceza Mahkemesi’nde ’olası kasıtla nitelikli adam öldürme’ suçundan dava açıldı. Mahkeme, güvenlik gerekçesiyle davanın Eskişehir’de görülmesine karar verdi. Eskişehir 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde daha önce verilen sekiz yıl, 16 yıl ve yedi yıl altı aylık hapis cezaları, Yargıtay tarafından üç kez bozuldu.
Davanın 4. kez görüldüğü duruşmaya, tutuksuz sanık Gültekin Şahin, taraf avukatları ve Şerzan Kurt’un ailesi Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Duruşmada yeniden savunma yapan Gültekin Şahin, Kurt’un aile avukatlarının mahkeme heyetini yanıltmak için çeşitli ifadelerde bulunduğunu öne sürerek, “14 yıldır mağdurum, altı yıl suçsuz yere cezaevinde hapis yattım” dedi.
Şerzan Kurt’un babası Ömer Kurt, “O karanlık çete grubuyla iş birliği yaparak oğlumu hedef seçerek öldürmüştür. Sanığın ruh halini gördüm. Savunmasının çelişkili olduğunu düşünüyorum” diyerek, sanığın en ağır cezayı almasını talep etti.
Dava sırasında mütalaa veren savcı, Gültekin Şahin’in olay esnasında müdahale sınırını aştığını belirterek, Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun bozma kararı doğrultusunda ‘bilinçli taksirli ölüme sebebiyet verme’ suçundan iki yıldan altı yıla kadar cezalandırılmasını talep etti. Mahkeme heyeti, sanığın yurt dışına çıkış yasağının devamına hükmederek duruşmayı kasıma erteledi.