Güncel

Şişhane Meydanı’nda 20 Haziran çağrısı: Sınırları değil bir arada yaşamı savunuyoruz!

Göçmen Mülteci Dayanışma Ağı, 20 Haziran Dünya Mülteciler Günü’nde Şişhane’de yaptığı açıklamada geri gönderme merkezlerinin kapatılmasını talep ederek, “Mülteciler tehdit değil, yaşam hakkı için direnen insanlardır” mesajı verdi.

Göçmen Mülteci Dayanışma Ağı, 20 Haziran Dünya Mülteciler Günü dolayısıyla bugün İstanbul Şişhane Meydanı’nda bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Eylemde “Sınırları Değil Bir Arada Yaşamı Savunuyoruz!” yazılı pankart açıldı. Basın açıklaması Türkçe, Kürtçe ve İngilizce olarak okunurken, göçmenlere dönük baskı ve ayrımcılığa karşı dayanışma çağrısı yapıldı.

Gülseren Yoleri açıklamada, “Bu dünya yalnızca sınırların değil, dayanışmanın da haritasıdır. Biz sınırları değil, bir arada yaşamı savunuyoruz,” dedi.

“Sığınma hakkı gasp ediliyor, geri gönderme merkezleri işkencehane”

Açıklamada, Türkiye’de sayıları hızla artan geri gönderme merkezlerinin fiili hapishanelere dönüştüğü vurgulandı. “Hukuki güvenceden yoksun tutmalar, kötü muamele ve gizli sınır dışı uygulamaları artık olağan hâle getirildi,” denildi.

Ayrıca Yoleri, “Geri gönderme merkezlerinde yaşananlar kamuoyundan saklanıyor. İnsanlar sessizce gönderiliyor; nereye gittikleri bile bilinmiyor,” diye konuştu.

“Nourtani cinayeti bir nefretin ve sömürünün sonucu”

Basın açıklamasında, Zonguldak’ta öldürülen Afgan mülteci işçi Nourtani’nin cinayetine de yer verildi. “Bu sadece bireysel bir saldırı değil; devletin, yargının ve medyanın sessizliğini de içine alan sistematik bir şiddetin ürünüdür,” ifadelerine yer verildi.
“Nourtani’yi öldüren sadece patronları değil; onu güvencesizliğe mahkûm eden sistemdir,” denildi.

Kadın ve LGBTİ+ mülteciler iki kat şiddete uğruyor

Açıklamada, mülteci kadınlar ve LGBTİ+ bireylerin hem göçmen kimlikleriyle hem de toplumsal cinsiyet kimlikleriyle hedef hâline geldiği belirtildi. Barınmadan sağlığa, cinsel şiddetten belgelenme sorunlarına kadar çok yönlü ayrımcılıklar sıralandı. “Ne kadınlar ne LGBTİ+’lar güvende. Hele ki mülteci iseler, bu güvencesizlik iki katına çıkıyor,” sözleriyle durum özetlendi.

“Halkların kültürü yok sayılıyor”

Eylemde söz alan DEM Parti Halklar ve İnançlar Komisyonu üyesi Murat Mıhçı, konuşmasına Ermenice başladı, ardından Türkçe devam etti. Mıhçı, halkların kültürünün görmezden gelindiğini ve göçle gelen toplumsal çeşitliliğin değerinin bilinmediğini vurgulayarak, “Şunu biliyoruz ki; halkların kültürü bastırılsa da, taşıdıkları güç ve yaşattıkları değer çok kıymetli,” dedi.

“Birlikte özgürleşeceğiz!”

Basın açıklamasında son olarak dayanışma ve ortak mücadele çağrısı yapıldı. “Mülteciler tehdit değil, yaşam hakkı için direnen insanlardır. Onların mücadelesi bizim mücadelemizdir,” denilerek kamuoyu duyarlılığa çağrıldı.
Yoleri açıklamayı, “Geri gönderme merkezleri kapatılsın, sınır dışı politikaları durdurulsun! Sınırsız, sınıfsız, sürgünsüz bir dünya için birlikte özgürleşeceğiz,” sözleriyle bitirdi.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu