Meclis Genel Kurulu’nda, zeytinlik, orman ve tarım alanlarının madencilik faaliyetlerine açılmasını öngören 21 maddelik yasa teklifi, AKP ve MHP milletvekillerinin oylarıyla kabul edildi.
Toplumda “süper talan” yasası olarak adlandırılan bu düzenleme, çevre ve doğa koruma alanında ciddi tartışmalara yol açarken, yasanın kabul sürecinde Meclis’te gerginlik yaşandı.
Tarımsal üretim tehdit altında
Söz konusu yasa, zeytinlikler, ormanlar ve tarım arazilerinin madencilik faaliyetlerine açılmasına olanak tanıyor. Çevreciler, muhalefet partileri ve sivil toplum kuruluşları, düzenlemenin Türkiye’nin doğal zenginliklerini ve tarımsal üretim kapasitesini ciddi biçimde tehdit ettiğini vurguluyor. Özellikle Ege ve Akdeniz bölgelerinde zeytinliklerin ekonomik ve kültürel açıdan taşıdığı öneme dikkat çekilirken, bu alanların madenciliğe açılmasının uzun vadede geri dönüşü olmayan çevresel ve ekonomik kayıplara yol açabileceği ifade ediliyor.
Muhalefet: Doğa katliamı
Yasa teklifinin görüşmeleri sırasında muhalefet milletvekilleri, düzenlemenin doğaya ve ekosisteme vereceği zararları vurgulayarak sert şekilde karşı çıktı. Ancak AKP ve MHP milletvekilleri, yasanın ekonomik kalkınma ve enerji ihtiyacını karşılamak için gerekli olduğunu savundu.
Meclis’te fiziksel saldırı girişimi
Genel Kurul’daki görüşmeler sırasında tansiyon yükseldi. Muhalefet milletvekilleri, yasanın doğaya zarar vereceğini ve tarım alanlarının yok olacağını dile getirerek Meclis kürsüsüne doğru yürüdü. Bu eylem, AKP’li milletvekillerinin tepkisini çekti ve tartışmalar fiziksel boyuta ulaştı.
DEM Parti Mersin Milletvekili Perihan Koca, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, AKP’li milletvekillerinin kendisine yönelik fiziksel saldırı girişiminde bulunduğunu duyurdu. Koca, paylaşımında şunları söyledi:
“Önce AKP’li kadın vekiller, ardından da erkek vekiller fiziki saldırıda bulunmak için üzerime yürüdüler. Bu yasanın geçmesi için zorbalıkla hareket edenler, doğamızı talan eden bu yasayı geçirdiler.”
Koca’nın paylaştığı görüntüler Meclis’teki gerilimi gözler önüne sererken, özellikle AKP’li Ruken Kilerci’nin ismi saldırı girişimiyle anıldı. Muhalefet, bu tür davranışların demokratik tartışma ortamına zarar verdiğini ve yasanın “zorbalıkla” geçirildiğini savundu.
“Doğa talanının önü açıldı”
DEM Parti başta olmak üzere muhalefet partileri, yasanın kabul edilmesinin ardından sert tepkiler gösterdi. Düzenlemenin çevreye ve tarıma büyük zararlar vereceğini belirten milletvekilleri, özellikle zeytinliklerin madencilik faaliyetlerine açılmasının geri dönülemez sonuçlar doğurabileceğini dile getirdi. Ayrıca yasanın hazırlanış ve kabul sürecinde şeffaflık ve demokratik katılım ilkelerinin ihlal edildiği belirtildi.
Muhalefet, düzenlemenin yalnızca madencilik şirketlerinin çıkarlarını koruduğunu ve halkın uzun vadeli çıkarlarının göz ardı edildiğini savundu. Çevreciler ise, yasanın biyoçeşitliliği tehdit ettiğini ve tarımsal üretimi sekteye uğratacağını vurguladı.
İktidarın savunusu: Enerji güvenliği için gerekli
AKP ve MHP milletvekilleri ise, yasanın Türkiye’nin enerji güvenliği ve ekonomik kalkınması açısından zorunlu olduğunu belirtti. Madencilik faaliyetlerinin yerli kaynakların kullanımını artıracağı ve dışa bağımlılığı azaltacağı öne sürüldü. Ancak bu açıklamalar, muhalefet ve çevreciler tarafından yetersiz bulundu.
Toplumdan yükselen tepkiler
Yasanın kabul edilmesi kamuoyunda geniş yankı buldu. Çevreci gruplar ve sivil toplum kuruluşları, düzenlemeye karşı protesto gösterileri düzenleyeceklerini açıkladı. Sosyal medyada #ZeytinimeDokunma ve #DoğaTalanınaHayır gibi etiketlerle kampanyalar başlatıldı.
