
Zeytinlikleri madencilik faaliyetlerine açan 7554 sayılı kanunun yürürlüğünü durdurma ve iptali istemiyle Anayasa Mahkemesi’nde (AYM) dava açıldı. Başvuruya destek için farklı illerden gelen çevre savunucuları ile dernekler, AYM önünde, “Sonuna kadar mücadele edeceğiz. AKP elini toprağımızdan çek” dedi.
Eskişehir’den gelen ve Doğa ve Yaşam Platformu’ndan Ebru Oktay, “Maden çöplüğüne dönüştürmeye çalışan ülkemiz tıpkı İkizköylüler gibi, tıpkı Samandağ’da kendi tapulu arazilerini çadır kurarak savunmaya çalışan yurttaşlarımız gibi biz de Eskişehir’de ve Türkiye’nin hiçbir yerinde bir karış toprağımızı, bir ağacımızı bu yağmacı düzene vermeyeceğiz. Sonuna kadar mücadele edeceğiz. AKP elini toprağımızdan çek” dedi.
“Reşit Kibar’ın mücadelesini getirdik”
Ali Şükrü Kibar da “Artvin dağlarından ses getirdik, selam getirdik. Reşit Kibar’ın sesini, mücadelesini getirdik. Reşit Kibar’ın dediği gibi ‘Hiç kimseye bir ağaç dahi vermeye niyetimiz yok.’ Bu yasayı asla kabul etmeyiz. Bugün de burada bu yasaya karşı birliğimizi göstermek için buradayız” diye konuştu.
Çorum Sungurlu Karakaya Köyü’nden Servet Demirkaya da, “Karakaya Köyü’ne taşocağı yapılmak isteniyor. Köyümüzün 30 metre yakınında köyümüze zarar verecek, habitatı bozacak, köyümüzün altyapısı, suları kaçacak, evleri yıkılacak. Hatta hatta insanlar ölecek. Bu ÇED raporunu veren insanlarda ne vicdan ne merhamet var. Sadece cüzdan var” diye tepki gösterdi.
Ordu Çevre Derneği Başkanı Ertuğrul Gönül ise şöyle konuştu: “Biz bu yasaların olması bu ülkenin toprağına, suyuna, havasına, her şeyine ihanet diye görüyoruz. Ve umuyoruz ki değişecektir.”
Gerede Çayı Temiz Aksın Platformu (GEÇTAP) Koordinatörü Mehmet Emin Aslan da şunları söyledi: “nayasa Mahkemesi’nin bu konuda gerçeği görüp ülkenin taşını, toprağını koruyan insanlarla birlikte olduğunu, hukuku işleteceğine inanıyoruz.”
Tekirdağ Kent Konseyi Yürütme Kurulu’ndan Özgür Aksun da şunları ifade etti: “Biz Trakya coğrafyasındaki Saroz’dan, Kazdağları’ndan, Sırınca Ormanları’na, Ganos Dağı’nın bütün tahribatlar için buradayız. Tarım alanlarımız, topraklarımız, ayçiçeklerimiz, buğday tarlalarımız şu anda neredeyse bu yasayla birlikte yok olmak üzere.”
“Maden yasası iptal edilsin”
Yatağan Çevre ve Kültür Derneği’nden Muammer Bahçeli de “Yasanın iptali için açılacak olan davayı destekliyoruz. Yatağan 43 yıldır zaten Termik Santral’ın eseri altında. Bu şirket doğa düşmanı olduğu kadar tarih düşmanı da. Biz burada mücadelemizi sürdürüyoruz” dedi.
Karınca Kararınca Derneği’nden Aslı Kahraman Eren de şöyle konuştu: “Burada tüm bu ülkenin köy üreticilerine, toprak emekçilerine de seslenelim. Lütfen çiftçi kardeşim, toprak emekçim, gel ses ol yaşadığın coğrafyaya. Hep birlikte mücadele edelim.”
Ayrıca Emek Partisi (EMEP) İstanbul Milletvekili İskender Bayhan da Anayasa Mahkemesi önünde yaptığı açıklamada ‘Süper Talan Yasası’ olarak adlandırılan düzenlemenin iptal edilmesi gerektiğini belirtti. Bayhan, enerji ve maden politikalarının “yabancı tekellere ve sermayeye hizmet ettiğini” söyledi.
(ANKA)