
İstanbul Valiliği’nin 24 Kasım’da kamuoyuna duyurduğu ve sokak köpeklerinin beslenmesini engelleyen genelge ile kamuoyunda “katliam yasası” olarak anılan Hayvanları Koruma Kanunu’ndaki değişiklikler Kadıköy’de protesto edildi. Rıhtım Meydanı’nda bir araya gelen kitle, sokak hayvanlarına yönelik toplama ve besleme yasaklarına tepki gösterdi.
Caferağa, Osmanağa ve Haydarpaşa–Rasimpaşa mahalleleri sakinlerinin çağrısıyla düzenlenen eylemde, 7527 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu’nda yapılan değişiklikler ve İstanbul Valiliği’nin genelgeleri hedef alındı. Yapılan açıklamada, sokak köpeklerinin toplatılmasıyla birlikte barınaklarda yaşanan ölümler hatırlatılarak, “Bu yasa koruma değil, katliam yasasıdır. Zulmünüze ortak olmayacağız” denildi.
“Besleme yasağı yaşam hakkı ihlalidir”
Eylemde yapılan açıklamada, toplama sırasında yüksek dozla katledilen, barınaklarda ölüme terk edilen ya da istiflenen köpeklerin ardından şimdi de aç bırakma politikasının devreye sokulduğu vurgulandı. Halk, “Bu bir genelge değil; yavaş yavaş öldürme talimatıdır” diyerek tepki gösterdi.
Valiliğin, okullar açılmadan önce “çocuk güvenliği” gerekçesiyle toplama emri verdiği hatırlatılan açıklamada, aynı okulların bahçelerinin otoparka çevrildiği belirtilerek, sorunun çocuk güvenliği değil “köpeksiz, betonlaşmış bir kent” yaratma isteği olduğu ifade edildi.
Barınaklar doldu, köpeklerin akıbeti bilinmiyor
Açıklamada, İstanbul Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüğü’nün Ekim ayında yayımladığı rapora da dikkat çekildi. Rapora göre Haziran–Eylül ayları arasında 9 bin 612, 2025 yılında ise 26 bin 426 köpeğin toplandığı, barınak doluluk oranının yüzde 93’e ulaştığı belirtildi. Toplanan on binlerce köpeğin akıbetine dair ise herhangi bir bilgi bulunmadığı kaydedildi.
Kısırlaştırma verilerinin de popülasyon kontrolünün mümkün olmadığını gösterdiği ifade edilerek, İstanbul genelinde kısırlaştırma oranlarının bilimsel olarak gerekli yüzde 70–80 seviyesinin çok altında kaldığı vurgulandı. Kitle, bu uygulamaların hukuksuz, bilim dışı ve katliamı meşrulaştıran politikalar olduğunu dile getirdi.
“Aç bırakmak çözüm değil, suç ortaklığıdır”
Besleme yasağının fiili bir yaşam hakkı ihlali olduğu belirtilen açıklamada, aç bırakmanın saldırganlığı artıracağı ve kısırlaştır–aşılat–yerinde yaşat politikasını imkânsız hale getireceği ifade edildi.
Açıklamanın son bölümünde ülkedeki yoksulluğa da dikkat çekilerek, “Her dört çocuktan biri okula aç gidiyor. Gençler barınamıyor, doymuyor. Bu ülke kendi çocuklarına gelecek sunamazken, hayvanların mama kaplarına göz dikiyor” denildi. Eylem, sokak hayvanlarına yönelik politikaların geri çekilmesi çağrısıyla sona erdi.



