Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), 1 Ağustos 2025’te başlayacak olan 8. Dönem Toplu İş Sözleşmesi görüşmeleri öncesi Ankara Kızılay’da bir otelde basın toplantısı düzenledi. Toplantıda “7 toplu sözleşmede sefalette anlaşanlar değil, emek mücadelesi verenler kazanacak” yazılı pankart yer aldı.
KESK Eş Genel Başkanı Ayfer Koçak, yaptığı açıklamada Ortadoğu’da yükselen savaş gerilimine dikkat çekerek, “Bu ortamlar, emek mücadelemizin görünürlüğünü ortadan kaldırıyor. Savaşların kazananı yok, en büyük bedeli emekçiler ödüyor” dedi. İran ve İsrail arasındaki çatışmanın yoğunlaştığını ifade eden Koçak, “barış” vurgusu yaptı.
Koçak, Türkiye’nin siyasal ve ekonomik kriz koşullarında milyonlarca kamu emekçisini ilgilendiren bir toplu sözleşme sürecine girildiğini belirterek, “Ne yazık ki 14 yıldır yapılan her toplu sözleşmeden sonra kamu emekçileri endişe duymaktadır” diye konuştu.
“Hakem değil, iktidarın fanatik taraftarı”
Mevcut toplu sözleşme sistemine de sert eleştiriler getiren Koçak, iktidarın sendikalara müdahale ettiğini ve hakem kurulunun bağımsızlığının olmadığını söyledi. “Hakem diye atanan yapı, iktidarın tarafı durumundadır. Kurulun başkanı dahil 6 üyesi Cumhurbaşkanı tarafından belirleniyor. Kalan 5 üyeden biri öğretim üyesi olsa da onu da yine Cumhurbaşkanı atıyor” dedi.
Koçak, oyların eşit çıkması halinde kurul başkanının bulunduğu tarafın çoğunluk sayıldığını, bu nedenle kamu emekçileri ve emeklileri adına verilen kararların yargıya taşınmasının da mümkün olmadığını vurguladı.
KESK, açıklamasında toplu sözleşme sürecinin kamu emekçilerinin talepleri doğrultusunda gerçek bir mücadele alanına dönüşmesi gerektiğini ifade etti.
