Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınmasının ardından Türkiye genelinde ve İstanbul’da geniş çapta protestolar düzenlendi. İlk günlerde protestoların odağı Ekrem İmamoğlu’nun diplomasının iade edilmesi ve görevine dönmesi talepleri oldu.
Ancak ilerleyen günlerde protestocuların talepleri genişledi ve sokaklara çıkan çoğunluğu öğrencilerden oluşan kalabalıklar, Türkiye’de giderek belirgin hale gelen faşist rejim eleştirerek “Hükümet istifa” sloganlarıyla yürüyüşler düzenledi.
Bu protestolar sırasında yaşı reşit olmayan çocuklar da dahil olmak üzere çok sayıda kişi sert müdahale ile ters kelepçe takılarak gözaltına alındı. Gözaltına alınan bazı kadınlar çıplak aramaya ve tacize maruz kaldıklarını aktarırken, erkekler ise darp ve işkenceye uğradıklarını belirtti.
Emir, gösterilere katılan öğrencilerden biri. Annesi Behiye Toktaş’ın anlattıklarına göre, Emir protestoya katılma niyeti olmaksızın sadece kahve içmek için evden çıktığı sırada, tramvay durağında polis tarafından ters kelepçeyle gözaltına alındı. Annesinin iddiasına göre, İstanbul’da 21 yaşındaki Emir, gözaltı sürecinde aç ve susuz bırakıldı, fiziksel şiddete maruz kaldı ve ilaçları kendisine verilmedi.
Behiye Toktaş, oğlunun yaşadıklarını Özgür Gelecek Gazetesi’ne anlattı. “Oğlum dört gün boyunca yemek yemedi, su içmedi. Ters kelepçeyle tutuldu ve hiçbir şekilde bilgi verilmedi” diyerek yaşadıklarını paylaştı.
“Oğlumun Gözaltında Olması Bizi Çok Yıprattı”
Gözaltı sürecinde oğlu hakkında bilgi alamamanın kendilerini çok yıprattığını belirten Toktaş, “Oğlumun gözaltına alındığını öğrendiğimizde hemen bilgi almaya çalıştık, ancak dört gün boyunca hiçbir haber alamadık. Ne sağlığı ne de durumu hakkında bir bilgi verildi. Astım hastası olan oğluma ilaçlarını bile vermediler,” dedi.
Toktaş, Emir’in uzun süredir ilaç kullandığını ve gözaltında tutulduğu süre boyunca tedavi edilmediğini belirterek, “Oğlumun nefes alma problemleri var. Astım krizine girme riski bulunuyordu ama polisler buna alırdışı etmedi,” ifadelerini kullandı.
“Oğlum Hem Okuyup Hem Çalışıyor”
Emir’in hem çalışıp hem okuduğunu anlatan anne, “Oğlum evi geçindirmek için gece okuluna geçti. Sınavlara girdiği için bursu kesildi ve yüzde 100 burslu okuduğu okulda artık yüzde 30 bursla okumaya devam ediyor. Gündüzleri çalışıyor, geceleri okula gidiyordu. Tutuklanmasıyla birlikte hem eğitimi hem de maddi durumumuz zora girdi,” dedi.
“Sadece Oğlumu Geri İstiyorum”
Anne Behiye Toktaş, yetkililere seslenerek oğlunun bir an önce serbest bırakılmasını talep etti: “Bize dünyayı verseler de, evladımın bir tırnağını değişmem. Ben sadece oğlumu geri istiyorum. Onun suçsuz olduğuna inanıyorum ve adaletin yerini bulmasını istiyorum”
“Adalet Yerini Bulmalı”
Toktaş, oğlu Emir’in herhangi bir suç işlemediğini ve protestoya bile katılmadığını belirterek, “Oğlum bir kahve içmek için evden çıktı, ama polisler tarafından keyfi bir şekilde gözaltına alındı. Ona uygulanan işkence kabul edilemez. Hukuk devletinde yaşadığımız iddia ediliyorsa, bu hukuksuzluğun bir an önce sona ermesi gerekir,” dedi. Toktaş, yetkililere seslenerek “Adalet istiyoruz” çağrısında bulundu.
