
İstanbul Cumhuriyet Savcılığı tarafından 21 Ocak 2025 tarihinde Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) ve Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu (SGDF) yöneticilerine yönelik düzenlenen operasyon sonrası tutuklanan 34 kişinin farklı hapishanelere sevk edilmesi ve maruz kaldıkları hak ihlalleriyle ilgili açıklama yapıldı. Ezilenlerin Hukuk Bürosu tarafından kamuoyuyla paylaşılan açıklamada, tutukluların istekleri dışında yargı çevrelerinden uzak hapishanelere dağıtıldığı, ağırlaştırılmış müebbet hükümlülerine özgü yüksek güvenlikli cezaevlerine konulduğu ve insan haklarına aykırı muamelelerle karşı karşıya kaldıkları belirtildi.
Zorunlu Sevkler ve Hak İhlalleri
EHB’nin açıklamasına göre, Marmara Kapalı Hapishanesi’nde tutulan 34 tutuklu, 8 Mart 2025 tarihinde herhangi bir talepleri olmamasına rağmen farklı hapishanelere sevk edildi. Sevklerin, Marmara bölgesi dışındaki hapishanelere yapılması dikkat çekerken, bu uygulamanın bir tür sürgün olduğu vurgulandı. Açıklamada, 12 tutuklunun Çorlu ve Ankara/Sincan’daki yüksek güvenlikli hapishanelere yerleştirildiği, burada tek kişilik ve havalandırması olmayan hücrelerde tutuldukları ifade edildi.
Özellikle Çorlu Karatepe ve Sincan 1 ve 2 No’lu Yüksek Güvenlikli hapishanelerinde bulunan tutsakların, günde yalnızca 1.5-2 saat havalandırmaya çıkarıldıkları belirtilerek, bu uygulamanın insanlık dışı olduğu kaydedildi. Açıklamada ayrıca, bazı tutsakların hapishaneye girişte çıplak aramaya zorlandığı, Çorlu’da zorla arama yapıldığı ve Sincan 2 No’lu F Tipi Hapishane’de de ayakta sayımın dayatıldığı bilgisi paylaşıldı.
Hukuksuz Uygulamalara Tepki
EHB, yapılan sevk işlemlerinin hukuki sürecin işleyişini zorlaştırdığını ve tutsakların yargı sürecine erişimini kısıtladığını vurguladı. Özellikle avukat görüşlerinin zorlaştığı, ailelerin ziyaret imkanlarının kısıtlandığı ve hukuki hakların etkin kullanımının engellendiği ifade edildi. EHB, bu sevklerin siyasi bir karar olduğunu belirterek, tutukluların tekrar uygun koşullardaki hapishanelere gönderilmesi için yasal başvuruların yapıldığını duyurdu.
EHB, kamuoyunu ve insan hakları örgütlerini sürecin takipçisi olmaya çağırarak, tutukluların maruz kaldığı hak ihlallerine karşı dayanışma gösterilmesini talep etti.