Avrupa Demokratik Güç Birliği (ADGB) bileşenleri, Almanya’nın Ulm ve Augsburg şehirlerinde düzenledikleri panellerle, tarihsel katliamların güncel etkilerini ele aldı. “Tarihsel Olaylardan Güncel Gelişmelere” başlığı altında gerçekleşen etkinliklerde, Maraş Katliamı, Roboski Katliamı ve 19 Aralık Hapishane Katliamı gibi katliamlar, tarihsel süreçlerin ışığında tartışıldı.
Neu-Ulm’da panel
Neu-Ulm İşçi Gençlik Kültür Derneği’nde (AJK e.V.) gerçekleşen etkinlik, Rojava’da yaşamını yitiren gazeteciler Nazım ve Cihan şahsında yapılan saygı duruşuyla başladı. Panelde, Maraş Katliamı tanığı Ahmet Değer, katliam sırasında yaşadıklarını aktardı.
Demokratik Alevi Federasyonu (FEDA) yöneticilerinden Aziz Tunç, Maraş Katliamı’nın bir devlet politikası olduğunu belirterek, “MİT’in organize ettiği bu katliam, ülkücü gruplar eliyle hayata geçirildi” dedi. Tunç, katliamın ideolojik mirasının günümüzde de sürdüğünü ifade etti.
HDP eski milletvekili Ferhat Encü, Kürtçe ve Türkçe yaptığı konuşmada Roboski Katliamı’nın Kürt halkına yönelik baskıların bir örneği olduğunu söyledi. “Kürt halkının üzerindeki baskılar sistematik bir devlet politikasıdır” diyen Encü, anadil ve kimlik mücadelesinin önemini vurguladı.
Demokratik Güç Birliği adına konuşan Hasan Çelik, üç farklı katliamın ortak noktasının devlet ideolojisi olduğunu belirtti. Çelik, 19 Aralık Hapishane Katliamı’nın politik arka planına dikkat çekerek, “Bu katliamlar, faşist bir sistemin sürekliliğini yansıtıyor” dedi.
Augsburg’da panel
Augsburg’daki etkinlik, ATİF’e bağlı Enternasyonal Kültür Merkezi’nde düzenlendi. Panelde, 19 Aralık Hapishane Katliamı’nda yaşamını yitiren Ali İhsan Özkan anısına özel bir anma yapıldı. Konuşmacılar, bu katliamın faşist politikalara karşı verilen mücadelenin bir parçası olduğunu belirtti.
Her iki şehirde de yoğun ilgi gören panellerde, geçmişten bugüne uzanan mücadeleler ele alındı. Katılımcılar, anıların canlı tutulmasının ve tarihten ders çıkararak mücadeleye devam edilmesinin önemini vurguladı.
