DünyaGüncel

Yılmaz Güney belgeseli Ulm’da gösterildi

Devrimci sinema ustası Yılmaz Güney, ölümünün 41. yılında Almanya’nın Ulm kentinde düzenlenen özel bir etkinlikle anıldı. Tohum Kültür Merkezi tarafından organize edilen etkinlikte Can Dündar’ın yapımcılığını üstlendiği “Yılmaz Güney Belgeseli” gösterildi, Dündar’ın katılımıyla bir söyleşi gerçekleştirildi.

ALMANYA – 41 yıl önce yaşamını yitiren devrimci sinema ustası Yılmaz Güney, Almanya’nın Ulm kentinde düzenlenen özel bir etkinlikle anıldı. Tohum Kültür Merkezi tarafından organize edilen programda, gazeteci-yazar Can Dündar’ın yapımcılığını üstlendiği “Yılmaz Güney Belgeseli” gösterildi. Etkinlik kapsamında Dündar’ın katıldığı bir söyleşi de yapıldı.

Almanya Türkiyeli İşçiler Federasyonu (ATİF) bünyesinde faaliyet gösteren Tohum Kültür Merkezi’nin düzenlediği anma etkinliği, Ulm kentindeki DGB Sendikası salonunda yapıldı. Yaklaşık 200 kişinin katıldığı program, Tohum Kültür Merkezi Eş Başkanı’nın açılış konuşması ve saygı duruşuyla başladı. Ardından merkez yönetiminden Hasan Çelik söz aldı.

Çelik, konuşmasında sosyalist kimliğiyle de bilinen Yılmaz Güney’in sadece bir sanatçı değil, esasen bir devrimci olduğunu vurguladı.

“Yılmaz Güney’i herkes kendine göre tanımlıyor. Burjuva aydınları onu yalnızca iktidar karşıtlığıyla sınırlandırıyor. Biz ise onu sınıf mücadelesi ve sistem karşıtlığı temelinde sahipleniyoruz,” diyen Çelik, Güney’in 1960’lardan itibaren şekillenen devrimci çizgisine dikkat çekti. Güney’in Mahir Çayan ve yoldaşlarını sakladığı döneme atıf yapan Çelik, “O bir aydın ya da sanatçıdan öte, devrimci bir sanatçıdır” dedi.

Can Dündar: “Türkiye’de siyasi atmosfer her zamankinden ağır”

Etkinliğin ikinci bölümünde söz alan Can Dündar, konuşmasına Türkiye’deki yoğun gündeme değinerek başladı.

“Bugün bile, Pazar günü olmasına rağmen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, casusluk soruşturması kapsamında ifade vermek üzere adliyeye sevk edildi. Aynı gün PKK, Türkiye’den çekilme kararı aldığını duyurdu,” diyen Dündar, Türkiye’deki ağır siyasi atmosferin altını çizdi.

Sürgünde yaşadığı deneyimlerden yeni kitabına, MİT TIR’ları davasından basın özgürlüğüne kadar pek çok konuya değinen Dündar, konuşmasının ilk bölümünü anayasa süreci ve Erdoğan–Bahçeli ilişkisine ayırdı.

“Erdoğan, sadece kendi adaylığı için bu anayasa tartışmasını yürütmüyor. İstese, anayasa değişikliğine bile ihtiyaç duymadan yoluna devam eder,” ifadesini kaydeden Dündar, ikili arasındaki taktiksel ayrışmalara dikkat çekti ve olası bir başarısızlık durumunda Bahçeli’nin “günah keçisi” ilan edilebileceğini ifade etti.

Dündar’ın sunumunun ardından soru-cevap bölümüne geçildi. Katılımcıların sorularını yanıtlayan Dündar, hem Türkiye gündemine hem de belgeselin içeriğine dair değerlendirmelerde bulundu.

Söyleşinin ardından “Yılmaz Güney Belgeseli” izlendi. Etkinlik, Ulm’daki politik ve kültürel çevrelerde yoğun ilgiyle karşılandı. Katılımcılar, Yılmaz Güney’in sanatla direnişi birleştiren mirasının yaşatılmasının önemine vurgu yaptı.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu